Size karşı mahalleden bir belediye hikayesi sunacağız ki Türkiye’nin bir muz cumhuriyeti olup olmadığına ikna olacaksınız.

Söz konusu ilçe belediyemiz öylesine bir ihale bağımlısı olmuş ki akılla mantıkla izah etmek mümkün olmuyordu. Belediye yönetimi öylesine başına buyruk davranıyordu ki ülkemizde ne yasa ne yönetmelik ne de denetimin olmadığını adeta yüzümüze haykırıyordu.

Kimdi bu gözü kara yiğidimiz?

Kahramanımız AKP’li Başakşehir Belediyesi ve Başkanı Yasin Kartoğlu. Başakşehir ilçesinin 2022 yılı bütçesi 980 milyon lira olarak ilan edilmişken aynı yıl içinde 3 milyar TL’ye varan ihale sonuçlandırıyordu.

Belgeler yalan söylemezdi ve belediyemiz bir yıl içinde yüksek tutarlılar dahil tam 111 ihale sonuçlandırıyordu.

DENETİM YOK KONTROL YOK
Söz konusu belediyemizin dikkat çeken ihalelerinden ilki 1 milyon 300 bin litre motorin alımı oluyor. Bu ihale kesmemiş olsa gerek bir ihaleye daha çıkıyor ve 5 milyon 200 bin litre motorin alımı daha yapıyor. Dedik ya, denetim yok, soru sorup yanıt arayan yok. Bir muhalif de çıkıp “Bu kadar akaryakıtı ne yapacaksınız” diye sormuyordu.

Mesela İstanbul Büyükşehir Belediyesi kış aylarında karla mücadele için göl tuzu alımı yapıyor. Bir ucu Çorlu, diğer ucu Gebze’ye uzanan 5 bin 343 Km2’lik alandaki tüm karayolları (Boğaz Köprüleri ve TEM hariç) ile İstanbul caddeleri İBB sorumluğundadır. İBB, bu yollar için 100,000 ton tuz alımı yapıyor.

Başakşehir ihale

başakşehir ihale

başakşehir ihale

30 BİN TON TUZ
Başakşehir Belediyesi ne yapıyordu? Caddeler Anaarter olarak kabul edildiği için sadece ilçedeki ara sokakları tuzlamak için 30,000 topluk tuz alımı yapıyordu. Oysa, altı ay karla mücadele eden yurdumuzun en soğuk illerinin başında gelen Erzurum Büyükşehir Belediyesi 2022 yılında kışla mücadelede kullanmak için 10,000 ton tuz almayı yeterli buluyordu. “Bu ihalede mi muhalefetin radarına takılmadı” diye sormayın artık.

Başakşehir’de muhalefeti sorgulamayın, kendinizi yormayın.

Başakşehir Belediyesi Araç Kiralama İhaleleri de oldukça çarpıcıydı. Belediyemiz dört Araç Kiralama İhalesi düzenliyor ve toplam 1 milyar 85 milyon TL harcama yapıyordu. Araç sayısı da çarpıcı: 306 adet. Bakın, rakamlar milyara dayanıyor, ama muhalefetin itiraz edip idari mahkemeden yürütmeyi durdurma gibi bir girişimi yine olmuyordu.

NASILSA HESAP SORAN YOK
Belediyemiz 2022 yılında dört Bina Yapım İhalesi sonuçlandırıyor ve toplamda 635 milyon 533 bin TL ödeme yapıyor.

Başakşehir Yol Yapım İhaleleri ile de dikkat çekiyor ve liderliğini ilan ediyor. Gerçekleştirdiği iki ihalede 513 milyon 495 bin TL harcama gerçekleştiriyor.

Bir ilçe belediyesi bu kadar çok araç ihalesine çıktığına göre gerekli yakıt için kaç ihaleye çıkıyor? Belediyemiz aynı yıl içinde iki akaryakıt ihalesine çıkarak 142 milyon TL harcıyor.

Yurdum belediyelerinin olmazsa olmazı organizasyon ihalelerinde Başakşehir’in skoru ne olmuş? Belediyemiz 6 ihale yapmış ve bu ihalelerin dördünü aynı firma Klon Reklam kazanmış. Toplam organizasyon ihale tutarı 54 milyon 398 bin TL. Başakşehir park yapmaz mı? Yapmaz olur mu? Tek ihale düzenlenmiş ve şahıs firması olarak Fatih Şahinoğlu’na 78 milyon 899 bin TL ödeme yapılmış. Buraya kadar listelediğim ihalelerin dışında sürüyle ihalesi var belediyemizin. Biz, sadece büyük olanları sıraladık ve 2,5 milyar rakamına ulaştık. Bu gider kalemlerine personel maaşları ve küçük ihaleleri dahil edemedik.

MİLLETVEKİLİ ÖZGÜR VE KARABATAK
Peki bu başına buyruk ihaleler yapılırken Başakşehir Belediyesi’ndeki muhalif meclis üyeleri, İyi Parti ile CHP ne yapıyordu? Muhalefet yapmadıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Halk adına belediye yönetimini hizada tutmakla görevlendirilen 12 üye, söz konusu ihaleleri izlemekle yetindi demek isterdik, ama bu ihalelerden haberlerinin dahi olmadığını iddia edebiliriz. Ki içlerinde işletme lisanslı ve avukatlar da mevcutken itirazlarını göremedik.

Haa unutmadan bir de Başakşehirli bir milletvekilimiz vardı: CHP’li Mali Müşavir Özgür Karabat. Peki bu çok sayın vekilimiz ne yapıyordu? Başakşehir Belediyesinde yaşananları görmüyor, duymuyor, konuşmuyordu.

Bu ilgisizliğin bir nedeni olabilir miydi?

Neden sessizliğe büründüğü ve bu hukuksuzluğa müdahil olmadığını sorarsanız, anlatalım. Özgür Karabat, tıpkı parti büyüğü Deniz Baykal’ın izinden giderek yakayı ele vermiş. Bu dertten kurtulmak için İçişleri Bakanı AKP’li Süleyman Soylu’ya sığınmış, derdine derman aramış. Paçasını AKP’ye kaptırdığından bir kenara çekilip yaşananları izlemekle yetinmiş.

Ayrıca, Başakşehir’in sorunlarıyla ilgilenmek yerine İBB ihalelerinin peşinde koşmaktan hiç imtina etmemiş diyebiliriz.

Özetle; körler sağılar birbirini ağırlıyor dostlar.

Hukukun olmadığı, yasaların güçlü lehinde işlediği bir ülkede yaşadıklarımızın tesadüf olduğuna inanıyorsanız size mutluluklar dilerim.