Rusya’nın coğrafipolitik konumuna bir bakın: Dünyaya açılan en önemli kapısı Türkiye…
Bunu öngören Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye’yi enerji işbirliği üstünden kendisine bağımlı hale getirdi.
Türkiye’yi 20 senedir tek adam olarak yöneten Erdoğan’ın giderek otoriterleşip kendisine benzediğini gören Putin; onu iyi yönlendiriyor.
Daha önce de yazmıştım: Putin, Rusya’nın çıkarlarına uygun hareket eden Erdoğan’ın önümüzdeki yıl yapılacak seçimde yine seçilmesi için elinden geleni yapıyor.
Putin, Erdoğan’ı ikide bir ağırlayıp ona iltifatlarda bulunuyor; Erdoğan’a çok önemli bir devlet adamıymış havası veriyor. Bunun için ona iç politikada avantaj kazandıracak işler yaptırıyor.
Örneğin; Erdoğan’a, Rusya-Ukrayna savaşını bitirecek tek devlet adamı havasını vermek için arbuluculuk rolünü yüklüyor.
Bu yetmeyince Erdoğan’ı, Ukrayna tahıl krizini çözen lider havasında öne çıkartıyor.
Yetmiyor; Şanghay İşbirliği Örgütü Toplantısı’na davet edip orada parlatıyor.
Yetmiyor elbette… Putin, son olarak Türkiye’yi, Avrupa enerji merkezi yapmaktan söz etti. Bu atılımın nedeni, Erdoğan’ı Avrupa’yı bile kurtaracak adam gibi göstermekti. Ama Fransa Cumhurbaşkanı Macron, bu projenin gereksizliğini açıkladı. Avrupa’nın Rus doğal gazına bağımlılığının yüzde 7’lere kadar düşürüldüğünü söyleyip öneriyi reddetti.
Uzman olanlar biliyor ki bu projede ana hedef Avrupa’ya gaz sağlamak değildi; Erdoğan’ı parlatmaktı. Yandaş medya da bunun üstüne atlayıp Türkiye’yi doğal gaz zengini bir coğrafya gibi göstermeye kalkıştı.
NEREDE KARADENİZ GAZI
Ukrayna tahılını serbest bıraktırmakla övünen AKP liderine sorum şu: O tahıl gemilere yüklendi, gönderildi de Türkiye’de ekmek fiyatları mı düştü? Başkalarının işine yarayan operasyonla övünüp bununla milleti kandırmaya kalkışmak AKP’lilerin ana propaganda yollarından birisidir.
Gelelim gaza… Hani bunlar 2020 yılında Karadeniz’de Türkiye’yi kurtaracak gaz bulmuşlardı? AKP Lideri Erdoğan da bunu büyük bir tantanayla açıklamıştı. Yandaş medya allayıp pullamış; Türkiye’nin bayram günü yapmışlardı bu açıklamayı. Peki soralım şimdi: Nerede o gaz? Karadeniz’in bağırsaklarında mı?
Daha dört ay önce Erdoğan, bu gazın 2023’ün ilk çeyreğinde kullanılmaya başlanacağını söylemişti.
Tıpkı uzaya adam yollama projesi gibi…
Bütün bu nutuklar soğuktan titreyen ama kombisini çalıştırmaktan korkan seçmeni kandırmak için uydurulan projeler.
Türkiye, uygar dünyadan kopartılıp Putinizmin kol gezdiği seçilmiş diktatörler dünyasına itekleniyor. 2023 seçimi bu yüzden demokrasimiz için bir ölüm-kalım seçimi olacaktır. Ama Putinizm yenilecek, demokrasi kazanacaktır.
