Sevgili takipçilerim ve okuyucularım, takvim yılının ilk yazısında beraberiz...
Hz. Yusuf Firavun'un Rüyasını Yorumladı-
Yaklaştı” 2021
Maimonides bilge kişiyi ruhların iyileştiricisi olarak adlandırır.
Bugün Yunanca ruh anlamına gelen psihe ve “iyileştirme” anlamına gelen terapia kelimelerinden türetilen bir kelime olan psikoterapi olarak adlandırıyoruz.
İlk psikanalistler Sigmund Freud, Alfred Adler, Otto Rank ve Melanie Klein.
O kadar yoğun bir şekilde bu meslek bilim ve Allah'a inananların elindeydi ki, Nazi Almanyası’nda psikanaliz “İnançlılar bilimi” olarak tanınıyordu.
Günümüzde önemli katkılar sunan Viktor Frankl, anlam arayışı üzerine kurulu, Logoterapi olarak bilinen metodu yaratmıştır. Düşünme şeklimizi değiştirirsek, hissetme şeklimizi de değiştirmiş oluruz inancı üzerine temellenmiştir.
Başka bir yolun daha olduğunu gösteren Viktor Frankl olmuştur. Ve bunu insanoğlunun katlandığı en kötü koşullardan birinde, Auschwitz’de göstermiştir.
Frankl, orada Nazilerin insanı insan yapan neredeyse her şeyi aldıklarını keşfetmiştir. Bir şey hariç: Belirli koşullarda tavrını seçme ve kendi yolunu seçme özgürlüğünü.
Farkı yaratan, insana yaşama isteği veren, yapmaları gereken bir görevlerinin, başarmaları gereken bir misyonlarının olduğuna inanmaları ve bunu henüz tamamlayamadıklarını ve gelecekte yapmak için bunların kendilerini beklediğini düşünmeleriydi. Frankl bunu keşfetmişti.
Nasıl ki bir resim değişik bir çerçeveye yerleştirildiğinde farklı görünebiliyorsa, hayat da böyledir. Gerçekler değişmez, ama onu algılayış şeklimiz değişir.
İlk defa harika bir şekilde durumu yeni bir çerçeveye oturtan kişi Hz.Yusuf’ tu. Köle olarak satıldı. Ailesinden 22 sene boyunca ayrı kaldı. Kardeşlerine karşı dargınlık ve intikam isteği hissetseydi bu anlaşılabilirdi.
Ama Hz. Yusuf şöyle dedi; “Beni buraya sattığınız için kendinizi suçlamayın. Çünkü anlaşılan Allah beni, hayat kurtarmak amacıyla, sizden önce göndermiş!...Beni buraya gönderen aslında Allah’ dır”
Hz.Yuzuf kendini kardeşleri tarafından haksızlığa uğramış biri olarak görmüyordu. Artık kendini Allah tarafından hayat kurtarıcı bir misyon yüklenmiş biri olarak görüyordu.
Bu yeni bir çerçeveye oturtma eylemi Hz.Yusuf’ un yakıcı öfke ve haksızlık hisleri olmaksızın yaşamasına imkan vermiştir. Kardeşleri ile barışık olmasını sağlamıştır.
Hz.Yusuf bilmeden, modern dünya psikoterapisindeki en büyük hareketlerden birinde öncü haline gelmiştir. Geçmişi değiştiremeyiz. Ancak geçmiş hakkında düşünme şeklimizi değiştirerek geleceği değiştirebiliriz.
Bu bize hayatta kalma kuvveti, vazgeçmeme cesareti, karanlığın bir köşesinden daha iyi bir günün ışığına çıkma direnci verir.
Sevgiyle kalın,
Evde kalın.
