1919 yılının 10 Mayıs’ında Trabzon’da doğdu. Köken olarak Gümüşhanelidir. Üçok, ilk ve ortaokulu Ordu’da okudu. İstanbul Kandilli Kız Lisesi’nden mezun oldu. Lisans eğitimini Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Ortaçağ Türk İslam Tarihi bölümünde tamamladı. Aynı zamanda Devlet Konservatuvarı Opera Bölümünü bitirdi.

Üniversite eğitiminin ardından Ankara ve Samsun’da 11 yıl boyunca lise öğretmenliği yaptı. 1953 yılında akademik yaşama başladı. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde öğretim üyesi olan Bahriye Üçok, Türkiye’nin ilk kadın öğretim üyesi oldu.

Bahriye Üçok, akademik yaşamını sürdürdü. 1957 yılında doktor unvanını aldı. 1964 yılında ise, “İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar” adlı akademik çalışmasıyla doçent oldu.

Cumhuriyet aydını Bahriye Üçok, Arapça ve Farsçayı iyi derecede biliyordu. Yaptığı çalışmalar ve dine ilişkin ortaya attığı yeni yorum ve görüşler, Arapça İslam kaynaklarına ne denli egemen olduğunun da bir göstergesiydi.   

Üçok, Kur’an’ın pek çok ayetini ve Kur’an’daki kimi dinsel hükümleri yeniden yorumladı ve egemen dinsel görüşün dışında olarak İslam’ı çağdaş, ilerici ve yetkin bir bilgi birikimiyle anlattı.

Bahriye Üçok, 1971 yılında Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından senatör seçildi ve 5 yıl boyunca Cumhuriyet Senatosu divan üyeliği yaptı. Siyasal seçimini Cumhuriyet Halk Partisi’nden yana kullandı. 1977 yılında partiye katıldı.

12 Eylül 1980 askerî darbesi ile CHP kapatılınca Halkçı Parti’nin kurucu üyeleri arasında yer aldı. 1983 yılında yapılan seçimlerle birlikte Halkçı Parti’den Ordu milletvekili olarak TBMM’ye girdi.

1986 yılında Sosyal Demokrat Parti (SODEP) ile Halkçı Parti (HP)’nin birleşmesiyle Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) kuruldu. Bahriye Üçok, SHP milletvekili olarak siyaset yaşamını sürdürdü.

O yıllarda Türkiye’de türban yahut başörtüsü sorunu üzerinden dinsel tartışmalar ivme kazanmıştı. Üçok, tartışmalara özgün düşünceleriyle katıldı. Kasım 1988 yılında bir uzgöreç (televizyon) yayınında akademik yetkinliği ile İslam’da başörtüsünün ve orucun zorunlu olmadığını ayetlere dayanarak açıkladı. Yayından sonra siyasal İslamcı çevrelerden ölüm tehditleri almaya başladı.

Bahriye Üçok, söz konusu yayından sonra da kamuoyuna kimi dinsel hükümlere ilişkin görüşlerini açıklamayı sürdürdü. Pek çok Kur’an ayetini geliş/iniş gerekçeleri (esbab-ı nüzul) çerçevesinde, sosyolojik ve tarihsel açıdan irdeleyerek çağdaş bir bakışla yorumladı. Ancak gerici çevreler bu yorumlara tepki gösterdi. Zira onların çoğu ilahî gerçeği ve ilahi amacı anlayamayacak düzeyde sefih kafalılardan oluşmaktaydı. Üçok ve onun gibi düşünen çağdaş bilginler, işte bu nedenle sefihlerin hedefinde oldu.

Atatürk Cumhuriyetini, laikliği, bilimi, insan haklarını ve bütün çağdaş değerleri savunma yolunda çalışmalarını sürdüren Bahriye Üçok, yüzlerce ölüm tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Kuşku yok ki toplumda ve akademi dünyasında görüşlerini benimseyen, destekleyen ve onunla dayanışma içinde olan geniş bir kitle de vardı. Ne var ki gericilik yine o çirkin, insanlık dışı ve alçak yüzünü gösterdi. Üçok ile düşünsel ve dinsel tartışmayı kazanma olanağı ve yeteneği olmayan dinci tetikçiler, onu öldürmeyi yeğledi.      

Tarihler 6 Ekim 1990 tarihini gösterdiğinde Bahriye Üçok’un Ankara’nın Çankaya ilçesi Köroğlu Caddesi’nde bulunan evine Ekspres Kargo eliyle ulaştırılan ve gönderici olarak İlmî Araştırmalar Vakfı’nın göründüğü kitap paketi saat 16.30’da Üçok’a ulaştı. Üçok, paketi kendisi aldı. Bomba olabileceği kuşkusuyla paketi kapının önünde açmaya çalışırken paketin içine yerleştirilmiş olan bomba patladı.

Ağır yaralı olarak Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisine kaldırılan Bahriye Üçok, yapılan tüm işlemlere karşın saat 20.00 sularında, 71 yaşında yaşamını yitirdi. Cenazesi 9 Ekim günü Maltepe Camisinden kaldırıldı ve Karşıyaka Mezarlığında toprağa verildi.

Bahriye Üçok cinayetini İslamî Hareket adlı bir terör örgütü üstlendi.

Cumhuriyet gazetesinde 7 Ekim 1990 tarihinde yayımlanan haberde olay şöyle aktarıldı:

"Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun'dan sonra türbana karşı tavrı ve laikliği savunmasıyla tanınan SHP Parti Meclisi Üyesi Bahriye Üçok da suikast sonucu öldürüldü. İstanbul'dan Ankara Çankaya'daki evine özel bir kargo şirketiyle yollanan kitap paketini açan Üçok, içindeki bombanın patlaması sonucu ağır yaralandı. İki kolu ve bir bacağı kopan Üçok kaldırıldığı hastanede ameliyata alınamadan öldü. Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlendi. Cumhuriyet gazetesini telefonla arayarak İslami Hareket Örgütü adına konuştuğunu bildiren bir kişi Bahriye Üçok'u 'tesettür konusundaki düşünceleri yüzünden' cezalandırdıklarını söyledi. Aynı kişi  ‘İslam'a sınır koyanları öldürmeyi borç bildiklerini' belirtti."

Bombalı paketi kabul eden 'kargocu kız' olarak da tanınan Gülay Calap, uzun süre ortadan kayboldu. 16 Ocak 1994 tarihinde İzmir'de PKK'nın yan kuruluşu olarak sayılan Devrimci Halk Partisi'nin İzmir sorumlusu olarak gözaltına alındı.

SHP Parti Meclisi üyesi olan Bahriye Üçok, katledildiği sırada SHP için bir laiklik raporu hazırlıyordu. Katıldığı toplantılarda sık sık laiklik, kadın hakları ve irtica tehlikesi üzerinde durdu ve 'laikliğin savunucusu ilahiyatçı' olarak tanındı.

Bahriye Üçok, yazdığı değerli yapıtlarıyla ve dile getirdiği özgün ve yürekli görüşleriyle Atatürk Cumhuriyetine, ulusumuzun aydınlanma devinimine çok büyük katkılar sundu. Adı birçok kent merkezinde caddelere, sokaklara ve okula verildi.

Üçok’un yapıtları;

İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar,

İslam Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar

İslam’dan Dönenler ve Yalancı Peygamberler

İslam Tarihi, Emeviler, Abbasiler

Atatürk’ün İzinde Bir Arpa Boyu

Şeriat Sarmalında Türkiye

Gericiler onu da Allah adına şeriat uğruna katletti. O bir bilim şehidi olarak insanlığın belleğine işlendi.

Ne acı ki, Tanrılarını memnun edebilmek için cinayet işlemeyi ve katliam yapmayı sürdüren şeriatçı güruh, şirk dininin mensupları oldukları halde kendilerini daima Müslüman olarak gösterme takiyesine başvurdu.  

Müşriklerin şirkine karşı aklın aydınlığını, inancın duruluğunu savunan yüreklere esenlik olsun.

Bilim şehidi Bahriye Üçok, aydınlıklar içinde uyusun.