Ben kağanlar kağanı Bumin Kağan’ım!

490 yılında Türkeli’nde doğdum.

Aşina soyundanım.

Aşina, dişi börüdür.

Babamın adı Tuvu’dur.

Ulu Tengri’den kut aldım.

Bana illi kağan dediler.

İlsiz budunuma il kurdum.

Yurtsuz budunuma yurt verdim.

***

A Türk ulusu!

Beni iyi dinle.

Sözlerimi sonuna dek işit.

Sana Türk adını ben verdim.

Kurt başlı sancağı ilk ben açtım.

Töre yürüsün, börü ulusun, yağı kurusun diye ulusumu şanırak altında topladım.

Tengri buyruk verince Juan Juanlara başkaldırdım.

552 yılında, Ötüken’de kardeşim İstemi Han ile özgür Türk ilini duyurdum.

Türkeli’nin bozkırlarında at koşturan, yay çeken, ok atan alplarımla başlıya baş eğdirdim, dizliye diz çöktürdüm.

Aşılmaz engelleri aşıp demir dağları erittim

Doğuda Kadırgan Ormanı'na, batıda Demir Kapı’ya dek ordu yürüttüm.

Budunumu derleyip topladım.

Gece uyumadım, gündüz oturmadım.

İlsiz budunu illi, aç budunu tok, az budunu çok, giyimsiz budunu giyimli kıldım.

Demiri işleyip biçim verdim,

Yoksul budunuma geçim verdim.

Türk’ün ilini, töresini tutup kaldırdım.

***

Yukarıda sonsuz gökyüzü,

Aşağıda kutsal yer ile su,

Birleşti kurt başlı sancağın ulusu!

Dört yanı sardı göğün ordusu!

Önünde yalın kılıç başbuğ idim…

Göklere yükselen bir tuğ idim… 

Günler geçti, aylar geçti, yıllar geçti

553’de tinim Tengri’ye uçtu.

Benim için yuğ eylediler.

Adıma sagu söylediler.

Anımsayın beni oğullarım, kızlarım!

Ben size bir ad, bir il bıraktım.

Ben size engin bir dil bıraktım.

Ne varsa benden sonra Türklük adına,

Hepsi bendendir.

Ben ırmağın kaynağıyım.

Yaşasın ulusum!

Yaşasın dilim!

Bir gün Tanrı dağlarının doruğunda

Buluşunca Tengri yolunda

Uluyacak kurtlaşan bütün Türkler

O sesle inleyecek bütün gökler!

Ben Bumin Kağan!

Kağanlar kağanı…

Türk oğlu, Türk kızı

Sakın unutma atanı!

Başkalarından değil,

Kendinden yana olursan, Tengri sana kut verecektir!

Sen Kök Tengri’nin çocuğusun!

Ne mutlu sana!

Ne mutlu Türk’üm diyene!