Mevsimsel değişiklikler insan sağlığını olumsuz etkileme eğilimindedir ve bir uyum sürecini gerektirir. Güneş ışınlarının; havanın neminin, sıcaklığının, basıncının değişmesi ile bağışıklık sistemi yetersiz kalır, hastalıklara eğilim artar. Okulların ve çalışma hayatının başlaması ile insanın psikolojik yapısı da olumsuz etkilenme sürecine girer. Yazdan sonbahar ve kışa girerken insan metabolizma hızı yavaşlamaya başlar.
Sonbahara girerken sağlık açısından nelere dikkat etmelidir?
Beslenme rejiminin düzenlenmesi, uykunun yeterli ve kalite olması, fiziksel aktivite sağlık açısından son derece önemlidir. Kış ayları hastalıkların fazla olduğu aylardır. Yaz aylarında bol bol güneşlenerek depolanan D vitamini hastalıklara karşı koruyucu etkiye sahiptir. Yeterince güneş ışınlarına maruz kalınmamış ise bol güneşli bu günlerden yararlanılmalıdır.
Beslenme rejimi nasıl olmalıdır?
Bol miktarda antioksidan, antikanserojen ve vitamin içeren sebze ve meyvelerden yeterli miktarda tüketmeye gayret edilmelidir. Yeşil yapraklı sebzelerden ıspanak, roka, marul, maydanoz, semizotu en çok tüketilen yiyecekler olmalıdır ve her gün tüketilmelidir. Yeşil yapraklı sebzeler bol miktarda omega 3 içerirler ve omega 3 metabolizmayı hızlandırıcı, kanın akışkanlığını kolaylaştırıcı etkiye sahiptir. Bugünlerde Karadeniz ve Marmara Denizi’nde bol miktarda bulunan ve omega 3 içeriği somon gibi balıklardan bile daha fazla olan hamsi, istavrit, sardalye tüketilmesi sağlık açısından çok önemlidir. Bunun dışında brüksellahanası, brokoli, karnabahar, bamya, havuç, biber, domates gibi sebzeler sağlık açısından son derece yararlıdır. Her gün 4-5 porsiyon değişik renkli meyve tüketilmelidir. Bir orta boy elma bir porsiyona tekabül eder. Bu boyutta portakal, mandalina, greyfurt, elma, bir orta boy muz, 10 adet üzüm, 1-2 adet incir ile meyve tüketimi tamamlanmalıdır. Beslenmedeki temel felsefe taze, temiz ve organik sebze ve meyve tüketilmesidir.
İçinde omega 3, vitamin, mineral, arginin gibi aminoasitler bulunan kuruyemişlerden ceviz, badem, fındık ve çam fıstığı her gün 1-2 avuç dolusu miktarda tüketilmelidir. 10 adet ceviz, 10 badem, 10 fındık, 10 çam fıstığı idealdir. Kuruyemişler beslenmenin olmazsa olmaz bir parçasıdır.
Hangi besinlerden uzak durulmalıdır?
Çok fazla omega 6 içeren ayçiçeği, mısır, aspir, safran gibi işlenmiş yağlardan, doymuş yağlar ve trans yağlardan uzak durulmalıdır. Omega 6 yağ asitleri metabolizmayı yavaşlatır ve kilo aldırır. Marketlerde satılan ambalajlı, üzerinde son kullanma tarihi olan yiyecekler; früktozdan zengin mısır şurubundan yapılan hazır yiyecek ve içecekler, kolalı ve asitli içecekler tüketilmemelidir. Fazla miktarda kafein içeren çay, kahve ve kolalı içecekler az miktarda tüketilmelidir. Kavun, karpuz, incir, muz, üzüm gibi früktozdan zengin, glisemik indeksi yüksek meyveler çok kısıtlı tüketilmelidir. Hazır ambalajlı besinlerde bol miktarda tuz vardır, tansiyonu yükseltip kalp krizine neden olabilir.
Uyku düzeni nasıl olmalıdır?
Erken uyumaya ve erken kalkmaya özen gösterilmelidir. Sindirim sisteminin rahatlaması için akşam saat 20’den sonra yemek yenmemelidir. Günde ortalama 7 saatlik kaliteli bir uyku sağlık açısından son derece önemlidir. Yeterli uyku kişiyi diyabet, kanser, obezite gibi hastalıklardan koruyucu etkiye sahiptir.
Fiziksel aktivitede nelere dikkat edilmelidir?
Sabah erken saatlerde veya akşamüzerleri yapılacak tempolu yürüyüşler kalp ve damar sağlığı, sindirim sistemi sağlığı için önemlidir. Tempolu ve en az 30 dakika süren bir yürüyüş şifa gibidir, hastalıklardan ve obeziteden insanı korur, metabolizmayı hızlandırır.
Kış aylarına girerken grip ve zatürreye karşı nasıl önlem alınmalıdır?
Grip ve zatürre kış aylarının en çok korkulan çok sık karşılaşılan infeksiyon hastalıklarıdır. Özellikle kronik bir hastalığı olan, kanser tedavisi gören, bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullanan yaşlı hastalarda aşı tedavisi son derece etkili ve gereklidir.