Türkiye 2023 seçim iklimine girmek üzere. Bu seçimde Cumhurcuların adayı Tayyip Erdoğan ile Milletçilerin adayı yarışacak.

Kamuoyu yoklamaları, Erdoğan’ın karşısına İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş çıkar ise, bunların Erdoğan’ı en az 10 puan farkla yeneceğini gösteriyor.

Dünya çapındaki müzisyenimiz Fazıl Say da son mesajında bunu vurguluyor ve bu iki isimden birisinin aday gösterilmesini öneriyor.

Ama CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bu iki ismin görevlerine devam edeceklerini söylüyor.

Ve kamuoyunu belirsizliğe, daha da ötesi karamsarlığa atıyor.

KENDİSİ Mİ ADAY OLACAK?
Sayın Kılıçdaroğlu bu tavrıyla da kendisinin Cumhurbaşkanlığı’na aday olabileceği sinyalini veriyor.

Hiç kuşkusuz ki o koltuğa çok yakışır. Kendisinden kamuoyunun beklentisini de yerine getirir.

Ama Tayyip Erdoğan karşısında başarılı olur mu?

Fazıl Say’ın bu konuda kuşkusu olduğundan dolayı, başarı sansı en yüksek gözüken Ekrem İmamoğlu’nun aday yapılmasını öneriyor.

Bizim de kuşkumuz bu yöndedir.

Sayın Kılıçdaroğlu ve çalışma arkadaşları lütfen soğukkanlı ve gerçekçi olsunlar. Eğer sandıkta Tayyip Erdoğan mı Kemal Kılıçdaroğlu mu yoklaması yapılırsa, korkarım ki Erdoğan kazanır.

Bunun sebebi, Erdoğan’ın hak ediyor olması değildir; bu toplumun yüzde 80’inin bilinçaltında yatan Alevi karşıtlığıdır.

Acıdır ama sosyal-siyasal gerçekli de budur.

Sünni seçmen, sandık başına vardığında bilinçaltından gelen tarihsel işaretle Sayın Kılıçdaroğlu’na değil Erdoğan’a oy verecektir. Bunun canlı örneğine tanıklık etmiş bir yazarım. Evet-Hayır oylamasını, mahalleler düzeyinde Erdoğan- Kılıçdaroğlu oylamasına çeviren AKP örgütleri, oradan istedikleri sonucu alabilmişlerdi.

Hele hele Erdoğan’ın karşısına Kılıçdaroğlu doğrudan çıkarsa, bütün Türkiye’de fısıltı gazeteleri yayın yapacak; camilerde, Kuran kurslarında, tarikat odalarında başlatılacak kampanya ile iş Alevi-Sünni oylamasına çevrilecektir.

Kimse şu an anketlerde Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’dan birkaç puan önde gözüktüğüne güvenmesin. O oylar sandık başına gidilince tersine dönecektir; bu kesindir.

Değerli aydınımız Fazıl Say da bunu bildiğinden daha şimdiden uyarıda bulunmak gereğini duymuştur.

Üstüne üstlük, Sayın Kılıçdaroğlu’nun önünde 2023 seçimlerini, diğer ortaklarıyla birlikte başarıya ulaştırma gibi çok yakıcı bir görev vardır. Millet İttifakı’nı zafere ulaştırmak, cumhurbaşkanı koltuğuna oturmaktan çok çok daha önemlidir. Bu konuda büyük bir başarı yakalayan CHP Lideri; seçimi kazanacağı kesin gözüken bir adayla AKP saltanatına son darbeyi indirmelidir.

ERDOĞAN’IN HAKKINDAN O GELİR
Bizce de Millet İttifakı’nın adayı Başkan İmamoğlu olmalıdır. Çünkü, o, Erdoğan’ı yenebileceğini İstanbul seçimlerinde iki kez göstermiştir. Sonrasında AKP-MHP gruplarının yoğun engellemelerine karşın İstanbul’da olağanüstü başarılar ortaya koymuştur. Örneğin AKP döneminde parasızlık gerekçesiyle yapımından vazgeçilen metro hatlarını yeniden inşa etmeye başlamıştır.

Başkan İmamoğlu, Saray iktidarının baskılarına boyun eğmemiş, Erdoğan’a gereken cevabı vermesini bilmiş; bir lider olduğunu ispat etmiştir. 2023 seçim süreci başladığında meydanlarda Erdoğan’ı susturacak en etkili isim o olacaktır.

Anımsatalım ki zafer, CHP liderinin ayağına kadar gelmiştir. Zafer, elini uzattığında tutacak kadar yakınına gelmiştir. Kendisi, yaklaşan bu zaferi, ikincil-üçüncül gerekçelerle tehlikeye atmamalıdır. Üstüne üstlük bir cumhurbaşkanında olmasını istediği özellikler Sayın İmamoğlu’nda bol bol vardır.

Sayın Kılıçdaroğlu! İyiliğinizi isteyen bir yazar olarak rica ediyorum: Türkiye’nin kara talihini değiştirecek bir lideri devre dışı bırakarak Tayyip Erdoğan’a yeni bir şans vermeyin…