Değerli okurlarım,
Siyasiler ve medya ortaklığında kamuoyunun 31 Mart 2024’e özellikle de İstanbul’a kilitlenmiş tutulduğu bir yeni süreçten geçiyoruz. Bu yazıda sizlerle, biri İstanbul, öteki Samsun Atakum yerel seçim kampanyalarına ilişkin bilgi ve düşüncelerimi paylaşacağım.
Ekrem İmamoğlu karşısında seçim kampanyasını, yaptığı seri gafları önemsemeden sürdüren Murat Kurum, bildiğiniz gibi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı görevinden ayrıldıktan sonra 2023 genel seçimlerinde, İstanbul milletvekili seçildi. Şimdi de hedefi İBBB.
Gönlümüzü çelmeye çalışırken ciddi gaflar yapıyor. Küçükçekmece ile Büyükçekmece’yi, Anadolu ve Avrupa yakalarındaki semtlerin adlarını karıştırıyor, kendisini protesto eden TOKİ mağdurlarının sloganlarını destek sloganı sanıyor. Gerçi gafları Erdoğan’ın gündemine taşındığında: "Murat Bey benim adayım. Ben Murat’a güveniyorum, kazanacağız"[1] karşı çıkışıyla Erdoğan AKP’lilerin tartışmalarına son verdi.
Değerli okurlarım,
Hiçbir şeyin artık normal koşullarda cereyan etmediği bir ülkenin bir seçmeni olarak, dikkatimi çeken bir başka belediye başkanı adayı da Zafer Partisi’nin Samsun Atakum Belediye Başkan adayı Tugay Başsan.
Birkaç gün önce, Atakum halkı 31 Mart seçimlerine ilişkin korkularından kurtulsun diye, Tugay Başsan kendi yükseklik korkusunu yendiğini gösteren bir örnek video çekip medyaya servis etti.
TUGAY BAŞSAN'IN YÜKSEKLİK KORKUSUNU YENDİĞİ KISA FİLM
"Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İstikbal göklerdedir’ sözünü dikkate alarak, Atakum’u uçuracak projelerimizi havada açıklamak istedim."[2] duyurusunu, gökyüzünde bir yamaç paraşütünden yaptı.
Haberi veren OdaTV Başsan’ın projesini ilginç diye sıfatlandırsa da kanımca ülkemiz adına bir dramdır.
Şöyle düşünüyorum: Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde gördüğü Radyo Televizyon Sinema eğitimi, Başsan’ın bu coşkulu kararı almasında kesinlikle etkili olmuştur. Üstelik aynı üniversiteden 2022 yılında Medya ve İletişim Bilimleri’nden aldığı Yüksek Lisans derecesi de var.
Öte yandan bu projede en büyük etkiyi 2000’lerin ilk çeyreğinde, Erdoğan döneminde yetişmiş bir genç olarak, AKP iktidarının öncelediği şöhret ve zenginlik umudunu bir şekilde yakalayabileceği inancı yapmıştır sanıyorum.
Medya sektöründe 13 yıllık deneyimi olan Tugay Bey "İstikbal göklerdedir" sözleriyle yalnız Samsun’un değil Türkiye’nin de dikkatini çekti, evet. Ama Başöğretmen Atatürk, 15 Mayıs 1925’te, Türk Tayyare Cemiyeti’nin açılışındaki[3] söylemine "İstikbal göklerdedir" deyişini aldığında o sözün anlamının değerini "Çünkü göklerini koruyamayan milletler yarınlarından asla emin olamazlar.” açıklamasını ekleyerek belirlemişti. Yüz yıl önce dünyanın zengin ülkelerinin sahip olduğu yüksek sanayi ürünleri olan çağdaş havacılık teknolojisi, uçak fabrikaları gibi büyük atılımları işaret etmiş, bir ulusal hedefi göstermişti. Nitekim sonrasında "Cumhuriyet’in ilk yıllarından başlayarak kurulan pek çok fabrikanın 1923-1950 döneminde 400’e yakın farklı tip ve modelde uçak üretir" hale geldiği bir Türkiye’nin yaratılmasını sağlamıştı.
Tugay Beye gelince, Atakum Belediye Başkanlığı’nı hedef olarak gösterirken, Atatürk’ün sözlerinden bir parçayı, bambaşka bir algoritma içinde kullanarak, yalnızca gösteri olsun diye yapmaya kalkışması tam bir talihsizliktir. Çünkü emekli Jandarma Astsubay Kaan Dere ile ve koçluğunda gerçekleşen o yamaç paraşütü uçuşu ne olanak ne yer ne ortam ne de biçim olarak "İstikbal göklerdedir" sözleriyle bağdaşamaz. Bu gösteri olsa olsa, Atakum Belediye Başkanlığı adaylık projesinin bir klipi ya da kısa filmi olabilir.
Deniz turizmi ve planlı şehir yapılanması bakımından Samsun ilinin en gelişmiş merkez ilçesi olan, Samsun Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde, 19 Mayıs, Bafra, Kavak, Canik ilçeleriyle çevrili Atakum’u uçuracağına dair Başsağ’ın verdiği sözlere gelelim.
Atakum ilçesi; sığınmacıların, kaçakçıların olmadığı bir kent, bir festivaller kenti olacak; öğrenciler ulaşım için ücret ödemeyecek, öğlen ve akşam yemeklerini ücret ödemeden yiyecekler; köylü ve çiftçi ücretsiz tohuma kavuşacak; organik pazarlar olacak; yeni evlenenlere ücretsiz belediye hizmetleri sunulacak.
Sonuçta Tugay Beyin, Atatürk’ün ağzından aldığı, hepimizin, hatta dünyanın bildiği bir deyişi, farklı bir biçimde -yamaç paraşütünden Atakum halkına hitap ederken- kullanması yanlış bir seçimdi. Keşke gözlerimizin önünde böylesi gülünç bir karşıtlık durumu yaşanmasaydı.
Gökyüzünden yere Türk hakanları tarafından başarı anlamına gelen zafer göstergesi kurt işaretini yaparak iniş yapan Başsağ, bana bir başka sahneyi de düşündürdü. Bildiğiniz gibi uluslararası uzay istasyonunda 18 gün geçiren Alper Gezeravcı’nın Falcon 9 roketinden verdiği mesajda "Yüce Atamızın dahiyane sözüyle bu anı başlatmak istiyorum ‘İstikbal Göklerdedir’ " demişti. Ancak o uçuş olanağı, yeri, ortamı, biçimi, Atamızın sözlerinin büyüklüğünü kaldırabilecek güçteydi.
Başsağ aynı etkiyi yaratacak bir gösteriye giriştiğini zannederken bir bilinçsiz coşkunun kurbanı oldu.
MURAT KURUM'UN İBB KAMPANYASI NE TÜR BİR GÖSTERİ, NEYİN GÖSTERGESİ?
İBBB adayı Murat Kurum’a gelince. Daha seçilmeden, İstanbul halkına, bundan sonra da devlet ve millet için üretmeye, çalışmaya devam edeceği sözleriyle sesleniyor. Peki bugüne kadar dikkat çeken neler yaptı?
Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak görevi boyunca TOKİ ile birçok sosyal konut kampanyaları hazırladı, 365 bin sosyal konutun yapımını sağladı ama görevi sırasında İstanbul’da Tozkoparan, Tokatköy ve Fetihtepe gibi alanlarda başlatılan "kentsel dönüşüm" projelerinde bölge sakinleri, konut güvencesi verilmeden evlerinden çıkarıldı, evler sabahın erken saatlerinde çevik kuvvet eşliğinde yıkıldı.
2018 yılında çıkardığı imar affından yararlanan 294 bin kaçak yapının 2023 Kahramanmaraş depremlerinde etkilenen 10 ilde bulunduğu ortaya çıktı.
İliç Altın Madeninde faciaya neden olan kapasite artışına verdiği onaya ilişkin, ÇED Yönetmeliği söylediğinin aksini belirtse de şu açıklamayı yaptı: "Çevre Bakanlığı işletmenin kapasite artışı kararını vermez, veremez. Böyle bir yetkisi yoktur" dedi.
Ayrıca "Murat Kurum’un bakanlığı döneminde, ‘Çöpler Kompleks Madeninde 2. Kapasite Artışı ve Flotasyon Tesisi’ projesi hakkında “ÇED Olumlu”; [8 ay sonrasında] 16.08.2023 tarihindeyse ‘Çöpler Kompleks Açık Ocak Genişleme’ projesi için “ÇED Gerekli Değildir” kararları verildi.
Kendisini tanıttığı, adıyla anılan sitede, İstanbullulara şöyle sesleniyor: "Merhaba, Ben Murat Kurum. Devletin farklı kademe ve birimlerinde gece gündüz millete hizmet ettim. Şu anda TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekiliyim. Gelecekte de devletimiz ve milletimiz için çalışmaya devam edeceğim. İstanbul’u daha yaşanabilir bir şehir haline getirmek için adaylığımı açıklıyorum."[4]
İstanbullu olmaması, bu kentin yaşanabilir bir şehir olmaktan çıktığını söylemesine engel olmuyor anlaşılan: “Kentte büyük karmaşa ve kaos var. İstanbul son 5 yılda ahengini kaybetti” diyor, bunu düzelteceğine dair sözler veriyor.
İnanması zor ama, büyük AKP projesi olan İstanbul Kanal planı, kafasındakiler arasında yokmuş.[5] Oysa "gündemimizde yok" dediği Kanal İstanbul, "Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 2024-2028 Stratejik Planı'nda ortaya çıktı. Planda projenin yüzde 20 oranında tamamlandığı yer aldı. 2027'de kanalın %30’unun; 2028'de %45'inin tamamlanmasının hedeflendiği ifade edildi."[6]
Bilindiği gibi Ekrem İmamoğlu Kanal İstanbul’u ‘kente ihanet’ hatta bir ‘cinayet’ olarak tanımlamış, İBB ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı arasındaki işbirliği protokolünü iptal etmişti.[7] Yetkili organ (atanmış İBB Başkanı ve Meclis) kararı alınmadan imzalandığı için, hukuken geçersiz olduğunu belirtmişti.
Ayrıca Türkiye ile Karadeniz’e kıyıları olan ülkeleri deniz saldırılarından koruyan Montrö Sözleşmesi’ni de dile getirerek: "Kanal İstanbul açıldığı takdirde, bu koruma kalkanı ortadan kalkacak. Ayrıca Montrö Sözleşmesi’nin 2. maddesi ve diğer uluslararası kurallara göre; gemiler, Kanal İstanbul’dan geçişe zorlanamaz. Montrö feshedilse dahi, Türkiye boğazlarından ticari gemi geçişini yasaklayamazsınız. Yani, kanalla Türkiye para kazanacak savı, uluslararası hukuk karşısında geçersiz. Hayaldir. Uydurmadır. Aldatmacadır." diye noktalamıştı.
7 Mayıs 1976 Ankara doğumlu, siyasetçi ve inşaat mühendisi Murat Kurum seçildiğinde, ‘yitirdiği ahengi’ İstanbul’a kazandırmak için ilk 5 yılında yatay mimari eksenli 650 bin konut inşa edecek.
KİPTAŞ'la 18 ayda tamamlayacağı 300 bin konutu başlatmakta olduklarını da söylüyor. 15 Nisan'da başvuruların alınacağını, yarısı İBB’den olmak üzere, 700 bin lira hibe desteği, 700 bin lira kredi desteği, 100 bin lira da taşınma desteği verileceğini[8] bildirdi.
Erdoğan, İsrail’i ‘terör devleti’ ilan etmiş, Netanyahu’yu soykırım yapmakla suçlarmışken, bakıyoruz ve "Murat Kurum’un sosyal medya reklamlarının İsrail merkezli Total Media’nın sağladığı panel tarafından yayınlandığının, 26 Şubat 2024’te ortaya çıktı"ğını görüyoruz. Hatta "AK Parti’nin Ankara, Samsun, Antalya adaylarının da aynı şirketle çalıştığı iddia"[9] edildi.
Yukarıdaki ticaret işleri, 26 Şubat 2024’te ortaya çıktıktan hemen sonra, ertesi gün, yani 27 Şubat’ta, söz konusu reklamların yayından kaldırıldığı, Kurum’un yeni bir şirketle anlaştığı görüldü. Bu kez reklamlarını İstanbul merkezli ‘Bin945 Creative Works Medya Hizmetleri A.Ş.’ isimli şirkete devrettiğini[10] öğreniyoruz.
SONUÇ OLARAK
Murat Kurum’un İBBB kampanyası, Erdoğan’ın kanatları altında figüran Murat Kurum’un yürüttüğü, sonunda kazanacaklarını işaret eden, ayartıcı, şaşırtıcı hatta ikna edici bir kısa film kanımca.
Türk kamuoyunun gözleri önünde sergilenen ‘yerel seçim kavga sahneleri’ aslında bundan başka bir şeyi anlatmıyor. Daha doğrusu tüm yolların iktidarın kontrolu altında olduğunu anlatıyor.
Trajedinin farkında olan bizlerse yalan dolanla vatandaşların gözlerinin boyandığını, var olan gücümüzün bu iktidarı bitirmek için yetmeyeceğini, acı içinde izliyoruz.
Biz yazarların derdi, sayfanın başında düşünüp, araştırıp, vatandaşların korunmasına yönelik varsa uyarılarımızı kaleme almak.
Doğru değerleri savunmanın bedeli suçlu durumuna düşmek, halk düşmanı, terörist ilan edilmek olsa bile bu işi sürdürmek.
Artık günümüz siyaset anlayışını bilmezlikten gelemeyiz.
Bu saflığı, bu aptallığı daha fazla sergilememeliyiz.
2024 Yerel Seçimleri, Türkiye Cumhuriyeti’nde demokrasi ilkelerinin sağlanması için büyük olasılıkla son şans.
[1]Altan Sancar : https://www.politikyol.com/erdogan-murat-kuruma-guveniyorum-demis/
[2]https://www.odatv.com/guncel/zafer-partisinin-samsun-adayi-kim-tugay-bassan-kimdir-zafer-partisinin-yerel-secim-adaylari-120031242
[3]İsmail Yavuz : https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/turk-hava-kurumu/
[4] https://muratkurum.com/biyografi
[5]https://bianet.org/haber/akp-nin-ibb-adayi-murat-kurumun-proje-ve-vaatleri-arasinda-kanal-istanbul-yok-291018
[6]https://halktv.com.tr/siyaset/murat-kurumun-gundemimizde-yok-dedigi-kanal-istanbul-bakanlik-raporunda-ortaya-812673h
[7] https://www.diken.com.tr/imamoglu-kanal-istanbula-neden-karsi-oldugunu-15-maddede-anlatti/
[8] https://muratkurum.com/neler-basaracagiz
[9] https://www.politikyol.com/murat-kurumun-sosyal-medya-reklamlari-israilli-sirket-araciligiyla-yayinlaniyor/
[10]https://www.politikyol.com/kurumun-reklam-sirketi-degisti-israilli-sirket-gitti-istanbul-merkezli-yeni-sirket-geldi/