Türkiye'ye insani ikamet izniyle giren sığınmacıların çalışma izni muafiyeti 6 aya çıkartıldı.
Sığınmacılar, çalışma izni olmadan çalışabilecek ve ikamet edebilecek. Ayrıca Türkiye'ye 'önemli hizmet ve katkı' sağlayabilecek yabancıların muafiyetleri 3 yıla çıkartılabilecek.
Bu kanuni değişiklikler dün karar verilip gerçekleştirilmedi. Suriyeli iş adamları Türkiye’de yaptıkları yatırımlara karşılık basına verdikleri demeçlerde, röportajlarda ve farklı kurumların hazırladığı raporlarda hükümetten tavizler istediler. İşte “Yabancılara çalışma izni muafiyeti” de Suriyeli işadamlarından hükümetten istediği tavizlerden biriydi.
Peki bunu nereden biliyoruz?
İstanbul Ticaret Odası’nın “İstanbul Ekonomisinde Suriyeli Girişimler” 2022 raporunda “Öneriler” kısmında bu talepler yer alıyor.
1. Sığınmacıların kayıtlı olduğu ilde çalışma zorunluluğu kaldırılsın.
İstanbul Fatih’te yerel seçim dönemi yaptığım saha araştırmalarında Çanakkale’de, Bursa’da kayıtlı sığınmacıların İstanbul’da kaçak olarak yerleştiklerini ve çalıştıklarını saptamıştım. Devletin kendilerine gösterdiği yerde yaşamayı reddediyorlar.
2. Yatırımcı teşvikleri vatandaş olamayan yabancı yatırımcıları da kapsasın.
3. Bir yabancı çalıştırmak için 5 Türk vatandaşı çalıştırma zorunluluğu kaldırılsın.
Bu prosedür bizim için ayak bağı diyorlar. Bu talepleri de karşılanıyor ve kanunlaşıyor. 1 Ekim 2024 itibariyle yıllık 50 milyonluk satış yapan yabancı girişimci/yatırımcı 5 yabancıya kadar çalışanı Türk vatandaşı çalıştırmadan çalıştırma hakkına sahip oluyor.
4. Çalışma izni ve ruhsat almak kolaylaştırılsın. Mükellefiyet açmış geçici koruma statüsündeki girişimciden çalışma izni istenmesin.
Raporda yer alan talepler Türk halkına hissettirmeden “Sessiz İstila”ya yakışır (!) şekilde hükümet tarafından gerçekleştiriliyor.
İstanbul Ticaret Odası’nın 2022 raporunda Suriyeli İşadamları Derneği Başkanı Halid Babilli, “Türk kanunlarına göre bir iş yerinde yüzde 90 Türk işçi, yüzde 10 Suriyeli işçi çalıştırabiliyoruz. Sınıra yakın bölgelerde Suriyelilerin nüfusu ciddi bir orana tekabül ediyor. Bu bürokratik engel kaldırılsın” talebinde bulunuyor.
Kaldı ki Gaziantep’te 700 çalışanı olan Suriyeli işadamına ait firmanın çalışanlarının yüzde 80’i Suriyeli. Yine başka bir Suriyeli işadamına ait 300 çalışanı olan firmanın çalışanlarının çoğunluğu Suriyeli.
Arap Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Salih Aspur, Suriye kökenli iş adamlarının Suriye’deki fabrikalarını söküp Türkiye’ye getirdiklerini, personellerini de beraberlerinde Türkiye’ye getirdiklerini söyledi.
2021 yılında Suriyeli Uluslararası İş Derneği Başkanı Mahmud Osman, “iktidara gelince Suriyelileri göndereceğiz” diyenlere, “Güçleri varsa göndersinler bakalım. Karşılarında çok ciddi Türk işadamı bulurlar. Kardeşim sen benim işimi bozuyorsun. Nereye gönderiyorsun? Kimi gönderiyorsun? Diye tepki gösterirler” sözleriyle tehditkar konuştu.
Sonra 5 Ağustos 2024’te 35 yıldır Türk vatandaşı olan Suriye kökenli MÜSİAD Uluslararası İş Forumu Başkanı Gazi Mısırlı da “Bütün Suriyeliler sığınmacı değil. Hatay, Gaziantep, Adana, Şanlıurfa, Mersin’de Suriyeli iş insanları fabrikalar açtı. Biz Suriyeliler Türkiye’yi bir gün bile ayrı bir devlet görmedik; bu topraklar daha önce birdi” dedi!
Yani “Bu topraklar Türklerin olduğu kadar bizim” diyor.
Gazi Mısırlı, gerçek adı Gazwan Masri. Müslüman Kardeşler’in Türkiye lideri. Erdoğan 2009’da Suriye lideri Esad ile görüşmesinde Gazwan’ı da yanında götürüyor ve Esad’tan “Kardeşime buradaki işlerinde yardımcı olun” ricasında bulunuyor. Gazwan daha sonra Suriyeli muhaliflerin İstanbul’da yapacağı ilk toplantıda hazır bulunuyor. Anlayacağınız kimleeerrrrr kimlerle beraber!
Suriyelilerin Türkiye’de kayıtsızlar ile birlikte 20 bin firması bulunuyor. TOBB verilerine göre Suriyelilerin Türkiye’deki toplam sermayesi 150 milyon lira. Bunca kıyamet bu kadar bir sermaye için kopuyor olamaz. Ama “Şişşşştttt sessiz olun, bir millet uyuyor.”