Ortada hiçbir belge ve tanık olmadığı halde İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na niçin hapis cezası verildi; neden hakkında siyasi yasak getirildi.

Bu kararı veren makam, aslında o mahkeme yargıcı değil AKP Lideri Tayyip Erdoğan’dır.

Bu davanın Ergenekon davasından, Balyoz kumpasından, Fenerbahçe’ye kurulan şike tuzağından farkı yoktur.

Peki niçin?

Birinci neden kişisel: İstanbul seçimini alacağına çok inanan Erdoğan bunu yitirince müthiş öfkelendi ve Ekrem İmamoğlu’na kin besledi. Onu cezalandırarak canını yakmayı kafasına koydu. Ve Saray’ın işaretine göre hareket eden yargı elemanları gereğini yaptılar.

İkinci neden daha güçlü: Erdoğan; yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu ile yarışmak istiyor; çünkü onu yenebileceğini düşünüyor. Eğer karşısına Sayın İmamoğlu çıkarsa hiç şansının olmadığını biliyor. Bu yüzden de Ekrem Bey’i devre dışı bırakması gerekiyordu. Çünkü ona HDP’nin de oy vereceğini bildiğinden kendi şansının sıfır olduğunu görüyordu.

Eğer karşısına Kılıçdaroğlu değil de Mansur Yavaş çıkarsa… Burada da bir şans görüyor Erdoğan… Çünkü, HDP, Sayın Yavaş’a oy vermeyeceklerini açıkladı. Yavaş’a gitmeyen oyların eski dostluk yüzünden Erdoğan’a dönebileceği düşünüldü.

Üçüncü bir neden daha var: Sayın İmamoğlu’na ceza verildiği için İçişleri Bakanı Soylu, zaten düşman olduğu Ekrem Bey’i görevden alacak ve yerine bir kayyum atayacak. Belediye Meclisi’nde çoğunluk AKP’de olduğu için yönetim otomatik olarak AKP’ye geçecek. Böylece İstanbul Belediyesi’nin kaynakları yapılacak seçimde Erdoğan’ın kazanması için harcanacak.

Dördüncü neden çok tehlikeli: Ekrem Bey bu ağır hukuksuzluğa uğrayınca ona gönül verenler sokaklara inecekler; ortalık karışacak. Erdoğan bunun için dua ediyor. Böylece, polisi ve jandarmayı parti şiddetini tüm ülkeye egemen kılmak için kullanacak. Seçimleri iptal edecek; muhalefet liderlerini de terör destekçileri olarak bu mahkemeye sevk edecek…

Ve tam bir diktatörlük dönemi başlatılacak…

Sarayın böyle planları var ama milletin de bir planı var. Bu tür kışkırtmalara asla ödün vermeden gücünü birleştirecek, sandıkta Erdoğan’a öyle bir tokat atacak ki bu şamarın sesi ta Katar’dan ve Moskova’dan duyulacak…