İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg, Türkiye ziyareti sırasında gerçekleştirdiği paylaşımlarla büyük tepki topladı. Diyarbakır ve Van’ı ziyaret eden Thunberg, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Kürt halkının özerklik ve özgürlük talebini dile getirdi. Van’dan bir fotoğraf paylaşarak konumunu “Kürdistan” olarak işaretleyen Thunberg, açıklamasında Kürt halkının haklarına yönelik uluslararası destek çağrısı yaptı. Bu çıkış, hem Türkiye’de hem de uluslararası platformlarda geniş yankı uyandırdı.
“Doğanın tahribi ve sömürülmesi - yasadışı orman kesimleri, madencilik şirketleri için bölgelerin feda edilmesi ve yangınlar gibi - Kürtlere karşı devam eden saldırıların bir parçası olarak kullanılan birçok araçtan biridir. Bu genellikle yerel toplulukların ve biyolojik çeşitliliğin tahribatına ve zorla yerinden edilmeye yol açar. Kültür ve kimliğin silinmesi, devlet şiddeti, siyasi tutuklular, zorla yerinden edilme, ekolojik soykırımlar ve kayıplar, insanların günlük hayatta karşılaştıkları ayrımcılığın yanı sıra kendi kaderini tayin etme ve özgürlük haklarının reddedilmesine dair sadece birkaç örnektir.
“ÖZERKLİK ESASTIR”
Türkiye'de gerçek dayanışma köprüleri kurmak için Kürt bölgeleri için özerklik ve özyönetim esastır. Kürt halkı kendi hayatlarını, kültürlerini ve topluluklarını şekillendirme hakkını hak ediyor. Türkiye, Kürtler ve diğer azınlık gruplarına yönelik tutumunu, haklarını anayasaya koyarak netleştirmelidir. Hükümet, siyasi muhaliflerini susturmak için bir bahane olarak "terörizm"i kullanmaya devam ediyor. On binlerce siyasi olarak aktif birey adil yargılanmadan hapiste kalmaya devam ediyor. AİHM, BM ve Af Örgütü gibi uluslararası örgütler bunu kınadı ve serbest bırakılmaları çağrısında bulundu. Sürdürülebilir bir barış ve adil bir gelecek için Kürtlerin özgürlük ve özerklik haklarına saygı gösterilmeli, Kürdistan'a yönelik vahşi saldırılar sona erdirilmelidir. Herkes özgür olmadıkça kimse özgür değildir. Bijî Kürdistan”
TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’A YÖNELİK ÇAĞRIDA BULUNMUŞTU
Öte yandan Thunberg, Kasım ayının başlarında Türkiye ve Azerbaycan'ın İsrail'e petrol sağladığını iddia ederek ülkelerin büyükelçilikleri önünde protesto çağrısında bulunmuştu.