Fatih ilçesinde yaşayan hayvanseverler, sokak köpeklerini usulsüz bir şekilde toplayan Fatih Belediyesi önünde bir araya geldi. Hayvanseverler “Barınaklarınız kan kokuyor, susma haykır katliama hayır” gibi sloganlar attı.
Kendilerine “İstanbul’un en kadim yerleşimlerinden biri olan Fatih’te oturanlarız, çalışanlarız, okuyanlarız veya burayı ziyaret edenleriz. Kısacası bizler, bu ilçenin sıradan insanlarıyız” diyen Fatih’li hayvanseverler adına basın açıklamasını okuyan akademisyen Kiraz Özdoğan sokak hayvanları ile müşterek yaşamı kamusal alanda kuranlar olduklarını belirtti. Özdoğan şunları söyledi:
Bazılarımız güne, dostlarımız olan sokak köpeklerine selam vererek başlar; bazılarımız iş molalarında onları ziyaret eder. Bazen sadece kısacık bile olsa onları görebilmek için kamusal alanlara çıkar. Onları besler, su verir. Elden geldiğince dertlerine çözüm üretir. Onlar da bizi severler; bazen işe, tramvaya, bakkala, okulla bırakır; dönüş yolumuzu gözlerler. Onları sevmeyince bize trip atarlar. Üzüntülerimize, sevinçlerimize ortak olurlar. Kısacası biz sokak köpekleriyle birlikte, Fatih ilçesinde müşterek hayatı kamusal alanda kuran ve büyütenleriz.
'BUNLAR ZULÜMDEN BAŞKA NEYİ ÇAĞRIŞTIRIYOR?'
Temmuz ayında biliyorsunuz, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda AKP ve MHP oylarıyla sokak köpekleriyle birlikte yaşamın aleyhine değişiklikler yapıldı. Bu yasadaki değişikliklere göre sokakta ‘sahipsiz’ köpek kalmayacak, toplanılarak kapatılacak veya ‘duruma göre’ öldürülecek. Biz de Türkiye’nin dört bir yanında müşterek yaşamı üretenler, bunun havasını soluyanlar olarak bu yasadaki değişikliği kabul etmedik. Bize miras kalan ve itinayla büyüttüğümüz bu birlikte yaşama saldırıyı kabul etmedik. Bu yasaya 'dur de!' dedik. Bazı arkadaşlarımız, belediyenin çeşitli makamlarını ziyaret ederek bu taleplerini ilettiler. Bürokrasinin çeşitli kademelerini yaşamdan yana olmaya çağırdılar.
Ancak son iki haftadır Fatih İlçesindeki gece gündüz demeden yasadaki veteriner şartını bile yerine getirmeden ‘toplama fırtınası” estirildiğine şahit olduk. Zabıta aracıyla canlarımızı, köpeklerimizi toplamaya geldiklerini bile gördük. Gönüllülerin gözü önünde toplama ekibinden veteriner olmayan kişiler, köpeklere uyuşturucu iğne attılar. Kimi yerde bir gece yarısı arabaya bindirilen canlarımız oldu ve bunların nerede olduğunu bilmiyoruz. Kayıplar. Kimi yerde boyunlarına bağlanan o korkunç aletle sevdiklerinin gözü önünde apar topar arabaya bindirdiler. Bunlar size neyi hatırlatıyor, bunlar size neyi çağrıştırıyor zulümden başka? Sadece üzüntü içinde değil, öfke içindeyiz. Bu saldırı sadece onlara değil, bu birlikte yaşamın içinde olan ve bunu üreten hepimize!
'BU ZULME İZİN VERMEYECEĞİZ'
Barınaklardan sahiplenerek çıkardıkları köpeklerin travmalarına şahit olduklarını ve bu zulme izin vermeyeceklerini belirten Kiraz Özdoğan şöyle devam etti:
Sokak köpeklerimizin bir kısmı yaşam alanlarından kopartılarak barınak ismi verilen yerlerde fayansların üstünde tel kafeslerin içinde tutuluyor. Sadece birkaçı, bir metrelik zincirlerle kulübelere bağlılar. Sahiplenerek çıkartabildiğimiz şanslı arkadaşlarımızın travmalarına tanıklık ettik. Titrediklerini, ürktüklerini gördük. Onları teslim alan arkadaşlarımıza kapalı tutuldukları saatlerde titredikleri, ağladıkları; yemek yemeyi ve su içmeyi reddettikleri söylendi. Zayıfladıklarını gördük. Çok ama çok kötü kokuyorlardı. Dışarıda dostlarıyla güvende olmalarına rağmen hala ürkek, korkmuş vaziyetteler. Bu zulme izin veremeyiz. Siz de bu zulme ortak olmayın. Bugün de sizlere, özellikle belediye meclis üyelerine ve belediye başkanına şunu hatırlatmak istedik. Bizler, aynı zamanda seçmenleriz. Daha açıkça söyleyecek olursak: sizin şu anda oturduğunuz meclis sıralarında olmanıza karar verenleriz. Bunu unutmayın: Biz size asla ama asla dostlarımızı, komşularımızı, canlarımızı, sokak köpeklerimizi derdest edip barınaklara kapatın, onları bilinmeyene gönderin diye oy vermedik. Biz, sizlere kamusal alandaki birlikte yaşamımız, sadece insandan ibaret olsun diye oy vermedik. Ve ileride de vermeyi düşünmüyoruz. Oyumuz, her zaman birlikte yaşamdan yanaydı ve yana olacak. Bunu unutmayın.
'YASA GERİ ÇEKİLENE KADAR SUSMAYACAĞIZ'
“Bizlerle birlikte sokakta yaşamdan yana olun! Yasanın yaşam aleyhte maddelerini hayata geçirmeyin ve birlikte yaşamdan yana tavır alın” diyerek Fatih Belediyesi İlçe Meclisine seslenen Özdoğan açıklamayı şu sözlerle tamamladı:
Duyduk ki Fatih İlçe Meclisinde Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki sokak köpekleriyle birlikte yaşamın aleyhine yapılan değişikliklerin nasıl uygulanacağı gündeme gelecekmiş. Duyduk ki bu yaşam aleyhte maddelerin nasıl uygulanacağı, Belediye Meclis üyeleri tarafından oylanacak ve karar verilecekmiş. Tüm Belediye Meclis üyelerine çağrımızdır; sokak köpekleriyle kamusal alanlarda birlikte yaşam için bizlerle olun. Dikkat edin: Sesimizi dinleyin, demiyoruz. Bizlerle birlikte sokakta yaşamdan yana olun! Yasanın yaşam aleyhte maddelerini hayata geçirmeyin ve birlikte yaşamdan yana tavır alın. Biz bugün burada dostlarımız, yoldaşlarımız, komşularımız, canlarımız, köpeklerimiz için nöbetteyiz. Birlikte yaşam için nöbetteyiz. Sizin nasıl tavır alacağınıza tanıklık etmek için buradayız.
Şimdi sizlerle yaşam alanlarından toplama adı altında derdest edilerek kopartılan; kimisi ‘kayıp’ olan kimisi barınak denen yerde tutulan tespit edebildiğimiz canlarımızın isimlerini okuyacağız. Onları tek tek anıyoruz ve geri istiyoruz. Ayrıca barınakta tutulan tüm canlarımızı istiyoruz. Onlar hep oturdukları köşelere, çimlere geri dönünceye kadar da susmayacağız. Bu birlikte yaşam aleyhte yasanız geri çekilinceye kadar susmayacağız.
Basın açıklamasının ardından hayvanseverler, Fatih ilçesinde ekipler tarafından toplanılan ve akıbetini bilmedikleri sokak köpeklerinin isimlerini okuyarak hep bir ağızdan “istiyoruz” diyerek belediye meclisine seslendiler.