Gül Kara
Yaptıklarının ve yapmadıklarının listesini başa tutturacağız, süresiz olarak!
Enkaz altında dehşeti yaşayan çocukların, ağıtları göğe yükselmiş annelerin, göçük altında doğum yapan kadınların, enkaz altındaki evladının elini tutmuş çaresizlik içinde yardım bekleyen babaların, biz yaşıyoruz bizi kurtarın diyen kardeşlerin, dostların… Korkudan köşeye sıkışmış, donmak üzere olan yaşlıların yerinde siz olsaydınız unutur muydunuz? Ağzına burnuna toprak dolmuş, soğukta, havasız ortamda nefes almakta güçlük çekerek aç, susuz ve umutsuz, karanlıkta yerin yüzlerce metre aşağısında, parçalanmış arkadaşları başında kendi canına yardım bekleyen madencilerin yerinde siz olsaydınız unutur muydunuz?
Evladı, önlem alınmadığı için eksik malzemelerle yapılmış binalarda demir ve enkaz yığınları altında karanlık, soğuk ve açlıktan sonsuzluğa göçüp giderken ona “kaderiymiş” diye teselli verilen; faillerin hiçbir ceza almadan dışarıda dolaşıp ihalelerle yeni binalar yapıp ceplerini doldurarak hiçbir şey olmamış gibi keyif ve lüks içinde yaşamalarını, ellerini kollarını sallayarak dolaşmalarını izleyen kişi, siz olsaydınız unutur muydunuz?
SEÇİMLERİ GÖZDEN GEÇİRME VAKTİ!
İnsan ne ile yaşayamaz? Seçimlerinin getirisi olan pişmanlıklarının ağırlığı ile, vurdum duymazlığının sonuçlarıyla, bir canın acısıyla ve kaybıyla…
Peki, nasıl yaşıyorlar? “İnsan” sözcüğünü aradan çıkarırsak geriye kalan nedir? Aslında tüm bunları yaptıktan sonra hâlâ yaşayan varlığı tanımlayan sözcük nedir?
Peki, sıranın size gelmesini beklemek ister misiniz yoksa her sabah kalktığınızda güne hatırlayarak ve hatırlatarak, önlem almayı tercih ederek mi başlamak istersiniz? itiraz etmezsek, göz yumarsak sustukça zaman olur zorbalar bir gün gelir hepimizin evini başımıza yıkar (toplu olarak), kazancımızı da daha cebimize girmeden gasp ederler. Soru soran azınlık anında susturuldu, haksız iddialarla zindanlara atıldı. Topluca soru sormadık, cevaplarda ısrarcı olmadık. Birlikte hareket etmedik. Bu ilk değil son olmayacak, seçimleri gözden geçirme vakti. Bugün orası, yarın burası şimdi ve yaralarımızı sardıktan sonra ısrarla sorulması gereken soruları sormalıyız?
Unutmayarak… Unutturmayarak. Her sabah sormamız gereken soruları sorarak güne başlayabiliriz. Birlik içerisinde bıkmadan usanmadan sadece soru sorarak bir başlangıç yapabiliriz. Aşağıdakilerden herhangi biri sizin başınıza gelmiş olsaydı hâlâ seçimlerinizde ısrarcı olur muydunuz? Olanlar oldu ve biz hâlâ yaşıyoruz. Peki, biz kimiz? Kendimizi ne olarak tanımlıyoruz. İsmimizden, unvanlarımızdan, çocuk olmaktan, eş olmaktan, anne ve baba olmaktan soyutlandığımızda kendimizi ne olarak tanımlarız?
Depremde, sel felaketinde, heyelanda, madenlerde meydana gelen yangın ve patlamalarda, toplu taşıma araçlarında yaşanan kazalarda gerekli önlemler önceden alınmadığı için ihmal kaynaklı kayıplarımız büyük. Yurdumuzda son yıllarda neler olmuştu veya neler olamamıştı.
DOĞAL AFETLER, KAZALAR, İHMALLER VE "AK"LANANLAR!
Deprem vergilerine ne oldu? Ayrıntılı kalem kalem raporu neden kamuya sunulamıyor? Harcamaların içinde çok gizli bilgiler mi var?
Bugünkü depremin senaryosu 2019 yılında yazılmış ve uygulanmış. Ve senaryo üzerinden tatbikat eğitimi yapılmış. Peki, aynı aksiyon 6 Şubat günü neden uygulanamadı?
1999 Marmara depreminde ve 2014 Soma maden faciasında sorumlular neden ceza almadı? Daha sonra yaşanacak faciaları önlemek için gerekli çalışmalar neden yapılmadı?
KAHRAMANMARAŞ DEPREMİ
6 Şubat 2023 Pazartesi günü, saat 04.17’de Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 7.7 şiddetinde ve saat 13.24'te Elbistan ilçesinde 7.6 şiddetinde deprem oldu. Depremden; Gaziantep, Malatya, Diyarbakır, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Adana illeri de etkiledi.
12.02.2023 tarihi itibariyle can kaybı 24 bin 617 ve 80 bin 278 yaralı var. Rakamlar artmaya devam ediyor.
2020 yılında yayımlanan “Afet Yönetimi Kapsamında 2019 Yılına Bakış ve Doğa Kaynaklı Olay İstatistikleri” raporunda deprem senaryosu üzerinden tatbikat yapılmıştır. Ne tesadüf ki senaryo, 6 Şubat depreminin olduğu bölge üzerinde yazılmış ve tatbikatla gerçekleştirilmiştir. Sorular ulaşılan bilgiler kapsamında gittikçe çoğalıyor. Yorumsuz olarak önce rapordaki bilgileri aktarayım. Raporda şöyle ifadelere yer verilmiş:
AFAD-RED PROGRAMI
“AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından geliştirilen AFAD-RED programı ile Kahramanmaraş Türkoğlu – Adıyaman Gölbaşı hattı arasında meydana gelen ve büyüklüğü 7.5 (Mw) olan bir deprem senaryosu oluşturulmuştur. Bu senaryoya göre en başta Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Gaziantep olmak üzere toplam dokuz il (Kahramanmaraş, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Kilis, Osmaniye, Şanlıurfa, Hatay ve Adana) depremden etkilenmiştir. Tatbikat ilk defa sadece depremin merkez üssü olan ilde değil, senaryo kapsamında etkilenen tüm illerde eş ve gerçek zamanlı olarak icra edilmiştir. Senaryo depremi kapsamında etkilenen iller arasında yer alan Adana ve Hatay illerimiz çok az derecede etkilendiği ve TAMP kapsamında diğer etkilenen 7 ilin de neredeyse tamamının destek ili olmaları sebebiyle, etkilenen il olarak değil, destek il olarak tatbikata iştirak etmişlerdir.
Tatbikat için hazırlanan senaryo, tatbikat direktifleri, etkilenen il ve destek iller tablosu, katılımcı ve değerlendirici formları ve tatbikat iş akışı; ulusal düzey çalışma grupları, depremden etkilenen iller ve etkilenen illerin 1. ve 2. grup destek illeri ve ulusal destek kapsamında etkilenen illere intikal edecek diğer illerle paylaşılmıştır. Tatbikat, 9 Ekim 2019 tarihinde saat 13.22’de gönderilen deprem mesajı ile başlamış ve 10 Ekim 2019 saat 13:22’ye kadar depremin ilk 24 saati gerçek zamanlı olarak icra edilmiştir. 10 Ekim 2019 saat 13.22’de ise afetin ilk 3 gününde çalışmayan çalışma gruplarını da çalıştırmak amacıyla 48 saatlik zaman atlaması yapılarak 73. saate (4. gün) geçilmiş, 4. ve 5. günler oynanarak saat 18.25 itibariyle sonlandırılmıştır.
KAHRAMANMARAŞ DEPREM SENARYOSUNU 2019'DA SOYLU YÖNETTİ
İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun talimatlarıyla start alan ve eş zamanlı olarak AFAD Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’nden takip edilen Türkiye’nin en büyük deprem tatbikatında; senaryo gereği kentte meydana gelen 7.5 büyüklüğündeki depremde, okullar boşaltıldı, toplanma alanları ve barınma alanları kullanıldı, gerçek enkazlardan yaralı ve cenaze tahliyeleri gerçekleştirildi.
Tatbikatı bizzat yöneten Bakan Soylu, Jandarma Genel Komutanlığı’nın telsiz sistemi JEMUS üzerinden iletişim kurduğu Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan’dan depremin bölgedeki etkileri ve yürütülen çalışmalarla ilgili ayrıntılı bilgi aldı. Ayrıca tatbikata katılan tüm çalışma gruplarından, depreme ilişkin edindikleri ilk bilgileri paylaşmalarını istedi.
Afet Yönetim ve Karar Destek Sistemi’nde (AYDES) toplanan tüm bilgiler, AFAD Başkanlığı Afet ve Acil Durum Merkezi’ndeki ekranlardan takip edildi. Helikopter ve insanlı keşif uçaklarıyla bölgenin durumuna ilişkin havadan elde edilen görüntüler de merkeze aktarıldı.
Tatbikat kapsamında, GSM operatörlerinden, vatandaşlara sabit hatlar üzerinden yapacakları görüşmelerin 10-15 saniyeden fazla sürmemesi, iletişim kurmak için internet hatlarını ve kısa mesajı tercih etmeleri yönünde uyarı mesajı göndermeleri istendi.
3 gün süren ve 26 ilden 4 bin 500 kişinin katılımıyla gerçekleşen tatbikat, yapılan kapsamlı değerlendirme toplantıları ile sona erdi.
2019 yılı ulusal tatbikatın yanı sıra yerel ve bölgesel düzeyde birçok tatbikatın düzenlendiği bir yıl olmuştur. Yerel düzeyde planlanan 74 tatbikata karşılık 88 tatbikat, bölgesel düzeyde planlanan 13 tatbikata karşılık 15 tatbikat ve ulusal düzeyde de planlanan tek tatbikat başarıyla gerçekleştirilmiştir. Bununla birlikte habersiz olarak da 14 tatbikat gerçekleştirilmiştir. Tatbikatlar anlamında toplam 118 tatbikat ile 2019 yılı oldukça yoğun geçmiştir.”
Şekil 2. Raporda yer alan harita
11 Ağustos 2021'de Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nin Batı Karadeniz bölümünde etkili olan aşırı yağış sonucu meydana gelen sel, su baskını ve heyelanlar. Kastamonu, Sinop ve Bartın illerini etkileyen sellerde toplam 82 kişi hayatını kaybetti, 228 kişi ise yaralandı. 16 kişi için ise kayıp başvurusu yapıldı.
Kastamonu, Sinop ve Bartın afet bölgesi ilan edildi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Batı Karadeniz'deki sel felaketinin Türkiye Cumhuriyeti tarihi'nin en önemli sel baskınlarından bir tanesi olduğunu ifade etti.
Sel felaketi sonrası İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, "İnebolu, Bozkurt, Abana ve Küre ilçelerindeki sel felaketinde yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatıldı. Bozkurt ilçesinde 2018'de inşa edilen ve selde yıkılan sekiz katlı Ölçer Apartmanı'nın müteahhidi hakkında gözaltı kararı verilirken, mal varlığına tedbir konuldu. 17 Ağustos 2021'de müteahhit Mehmet Ö., İnebolu Adliyesinde çıkarıldığı hakimlikçe "taksirle ölüme veya yaralamaya neden olduğu" gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Soma Maden Faciası: 13 Mayıs 2014'te Türkiye'nin Manisa ilinin Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madencinin ölümüyle sonuçlanan madencilik kazası. Facia, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı ile sonuçlanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti. Soma Holding şirketlerinden Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen maden ocağında, patlamaya elektrikli ekipmanların sebep olduğundan şüphelenildi. Yangın, vardiya değişimi sırasında meydana geldi ve 787 işçi patlama sırasında yer altında kaldı. 17 Mayıs 2014'te, toplamda 301 kişinin hayatını kaybettiği ve içeride kimse kalmaması sebebiyle kurtarma çalışmalarının sona erdiği açıklandı.
Türkiye'de madenciler, 2013 yılı sonunda ülkedeki tehlikeli çalışma koşullarını protesto etti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, ilgili madenin güvenliğinin araştırılması teklifini facianın gerçekleşmesinden yalnızca yirmi gün önce reddetti.
Düşük güvenlik seviyesi sebebiyle maden kazalarının yoğun olduğu Türkiye'de, resmi istatistiklere göre 1941'den bu yana kazalarda 3000'den fazla madenci hayatını kaybetti. 2012 yılında 78, 2013 yılında ise 95 madenci maden ile ilgili kazalarda öldü. Bu kazaya kadar, Türkiye madencilik tarihinde en çok ölüm olan kaza ise 1992 yılında 263 madencinin öldüğü 1992 Kozlu kömür madeni faciası olmuştu.
Dava 11 Temmuz 2018 tarihinde görülen 22. duruşma ile sonlandı. Soma Kömür İşletmeleri yönetim kurulu başkanı, genel müdürü, işletme müdürü ve yardımcısının da içlerinde bulunduğu 14 sanık hapis cezası alırken, diğer 37 sanık beraat etti. Verilen cezaları az bulan madenci yakınları bu kararı protesto etti. Sanıklara 301 kez olası kasıtla ölüme sebebiyet verme suçundan ceza istenmişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı karara itiraz etti. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 30 Eylül 2020’de kararı bozdu. Can Gürkan, Ramazan Doğru, Akın Çelik ve İsmail Adalı’nın bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme suçlamasından yargılanmasına karar verildi. 9 Şubat 2021'de tutuksuz yargılanmalarına karar verildi. Tutuklu sanık bulunmuyor.
Van Depremi: 23 Ekim 2011 günü Türkiye saati ile 13.41'de Van'da meydana gelen ve 25 saniye süren bir depremdir. Depremin merkez üssü Van'a 17 kilometre uzaklıktaki Tabanlı köyüdür. Yapılan değerlendirmelerde depremin büyüklüğü 7.2 olarak duyuruldu. 9 Kasım günü akşam saatlerinde 5.6 büyüklüğünde meydana gelen ve bölgedeki 5 istasyon tarafından kaydedilen deprem, 25 binanın daha yıkılmasına ve yeni ölüm ve yaralanmalara yol açtı. Bu depremin artçı değil, yeni bir deprem olduğu açıklandı. Bu deprem, farklı nitelikteki fay sistemleri üzerinde gelişmiş olup, 23 Ekim'de meydana gelen depremin etkisiyle meydana gelmiş olabileceği değerlendirilmektedir.
23 Ekim ve 9 Kasım 2011 depremlerinde toplam 644 vatandaş hayatını kaybetmiş, 1.966 vatandaş yaralanmış, 252 vatandaş ise enkazlardan sağ olarak kurtarılmıştır.
Pamukova Hızlandırılmış Tren Kazası: 22 Temmuz 2004 günü Sakarya’nın Pamukova ilçesinde meydana gelen tren kazasıdır. Ankara-İstanbul arasında hızlandırılmış tren seferini yapan Yakup Kadri Karaosmanoğlu adlı tren aşırı hızdan dolayı raydan çıktı. Toplam 230 yolcudan 41 kişi yaşamını yitirdi, 89 kişinin de yaralandı. Kaza, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) bünyesinde sürmekte olan özelleştirilme süreci ve yeni hayata geçirilen hızlı tren projesinin ilk adımında meydana gelmiştir. Kaza, hızlı tren uygulamasına yetersiz altyapıya rağmen aceleyle yapılan geçiş yüzünden meydana geldi.
Ayrıca Cumhuriyet Savcılığının TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman hakkında soruşturma açılması talebi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından reddedilecektir.
Sadece iki makinistin küçük cezalar aldığı davada, bilirkişinin yarı yarıya kusurlu bulduğu raylarla ilgili sorumluların soruşturulmasına izin verilmedi. Bilirkişi raporlarıyla facianın ardında eski raylarla yapılan hızlı tren denemesinin olduğu ortaya çıktı. Kazayla ilgili Sakarya 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldı. Bilirkişi raporunda, birinci makinist 8’de 3, ikinci makinist 8’de 1 ve demiryolu 8’de 4 kusurlu bulundu. Tüm fatura makinistlere kesilirken, baş makinist Fikret Karabalut 5 ay, ikinci makinist Recep Sönmez ise 3 ay tutuklu kaldı. Ancak asıl kusurlunun kim olduğu bir türlü tespit edilemedi. Kazada yaşamını yitirenlerin avukatları kusurlu bulunan rayların yapımında ve kullanımında katkısı olan asıl suçluların bulunması için suç duyurusunda bulundu. Verilen soruşturma emri Danıştay tarafından iptal edildi. İkinci girişimde de mahkeme, Danıştay’ı örnek göstererek yeniden bir soruşturma yapılmasına izin vermedi.
Marmara Depremi: 17 Ağustos 1999 sabahı, yerel saatle 03.02'de meydana gelen Kocaeli/Gölcük merkezli 7.4 büyüklüğünde yaşanan deprem, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.
BATI KARADENİZ SEL FELAKETİ:
17 Ağustos depremi tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmî raporlara göre 17 bin 480 ölüm, 23 bin 781 yaralanma oldu. 505 kişi sakat kaldı. 2010 yılında yayımlanan Meclis araştırması raporuna göre 18 bin 373 kişi öldü. 48 bin 901 kişi ise yaralandı.
Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar, uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Depremden sonra zorunlu deprem sigortası gibi birtakım düzenlemeler getirilmiştir.
Deprem sonrası ilk 6 ay sonunda, ölü sayısının en fazla olduğu Kocaeli'de hiçbir tutuklu sanık olmamıştır. Sakarya'da 5'i kooperatif yöneticisi, biri mimar, biri mühendis 7 sanık tutuklanmıştır. Yalova'da 76 ceza davası açılmış ancak Veli Göçer dışındaki bütün sanıklar serbest bırakılmıştır.
Depremden sonra yapım hatalarından çöken binaların müteahhitlerine yaklaşık 2 bin 100 dava açılmıştır. Bu davalardan bin 800'ü kamuoyunda Rahşan Affı olarak bilinen Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası ile cezasız sonuçlanmıştır. Geriye kalan üç yüz davanın yüz on kadarında ceza verilmiş, birçoğu ertelenmiştir. Bunun dışında kalan davalar ise 16 Şubat 2007 tarihinde yedi buçuk yıl geçtikten sonra zaman aşımına uğramış ve düşmüştür.
Düzce Depremi: 12 Kasım 1999 Cuma günü saat 18.57'de büyüklüğü 7.2 ve merkez üssü Düzce olan deprem. 30 saniye süreyle etkili olan deprem, pek çok ilin yanı sıra Ukrayna'dan da hissedildi.
Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezinin açıklamasına göre; ölü sayısı 845, yaralı sayısı ise 4 bin 948’dir. Depremden sonra Bolu'ya bağlı Düzce ilçesi, Türkiye'nin 81. ili oldu.