Saadet Partisi’nin 9. Olağan Genel Kongresi, Ankara Atatürk Spor Salonu’nda yaşanan gerginliklerle gündeme geldi. Kongreye katılmak isteyen delegeler ile parti görevlileri arasında delege girişine ilişkin başlayan tartışma, kısa sürede arbedeye dönüştü. Yaşanan kargaşa sırasında bazı delegeler ve parti görevlileri arasında yumruklu kavga anları kameralara yansıdı.

AKP'ye protesto: Salonu terk ettiler

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin 9. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada iktidarın Filistin-İsrail politikalarını sert bir şekilde eleştirdi. Karamollaoğlu, “Netanyahu ile el sıkışmakta beis görmeyenler, Sayın Kılıçdaroğlu ile el sıkıştık diye bize demediklerini bırakmadılar” diyerek, Türkiye’nin dış politikası üzerinden muhalefete göndermelerde bulundu. Ayrıca, Şimon Peres’in Meclis’te alkışlatılması ve İzak Herzog’un sarayda ağırlanmasına da dikkat çekerek, Altılı Masa hakkında yapılan eleştirilere tepki gösterdi.

Karamollaoğlu'nun konuşması sırasında salonda "Katil İsrail, İşbirlikçi AKP" ve "Kahrolsun zalimler, işbirlikçi hainler" sloganları atıldı. Bu sloganlar sırasında, kongreyi izlemeye gelen AKP Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, salondan ayrıldı.

3 aday yarışıyor

Saadet Partisi'nin 9. Olağan Genel Kongresi, Ankara Atatürk Spor Salonu'nda başladı. Mevcut Genel Başkan Temel Karamollaoğlu'nun görevinin son bulacağı kongrede 3 isim genel başkanlık için yarışıyor.

Karamollaoğlu'ndan veda konuşması

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, genel başkan olarak son konuşmasını yaptı. Karamollaoğlu, konuşmasında partililerden ve vatandaşlardan helallik istedi. 

Karamollaoğlu'nun veda konuşması şöyle:

"Mükemmel bir genel başkandım demiyorum. Muhteşem işler yaptım demiyorum. Ama genel başkanlığınızı yaptığım bu sürede hiçbir zaman 'Zalimin talim ettiği yola minnet etmedim.' Siyasi ikbal için, makam için, mevki için, oy için, koltuk için kula minnet eylemedim. Kınayanların kınamasından korkup hakikati dile getirmekten çekinmedim.

Netanyahu ile el sıkışmakta beis görmeyenler, Sayın Kılıçdaroğlu ile el sıkıştık diye bize demediklerini bırakmadılar. Perez’i Meclis’te alkışlatıp, Herzog’u Saray’da ağırlayanlar bu ülkenin altı partisi millet için bir araya geldi diye bize demediklerini bırakmadılar. Beyaz Saray’da oval masada Trump ile Biden ile buluşanlar biz 6’lı masada buluştuk diye bize demediklerini bırakmadılar… Herkes bir şeyler söyledi. Ocu dediler, şucu dediler, bucu dediler. Ama elhamdülillah hiçbir zaman yetim hakkı yiyorlar diyemediler. Hiçbir zaman haksız ihale alıyor diyemediler. Karanlık odalarda BOP projelerine eş başkanlık ediyorlar diyemediler. Gazze’de masum çocuklar katledilirken, İsrail’e ticaret gemisi gönderiyorlar, diyemediler.

Bu genel başkan olarak son konuşmamdır. Tekrar söylüyorum mükemmel bir genel başkandım demiyorum, harika işler yaptım da demiyorum. Ama inanıyorum ki kalpleri elinde tutan Allah’tır. Bütün kalbimle söylüyorum ki ne yaptıysam Allah rızası için yaptım, yapmaya gayret gösterdim.

Bu süreçte, bu görevi ifa ederken mutlaka eksikliklerim hatalarım olmuştur. Ancak bilerek kimseyi incitmemeye özen gösterdim. Bu süreç içinde gücüm yettiğince dilim döndüğünce partimize, milletimize hizmet etmeye çalıştım. Milli Görüş’ün temel düsturlarından biri olan Hayra motor, şerre fren olma adına elimden geleni yapmaya çalıştım.

Bilmeden ve istemeden sizlerden, aziz milletimizden kalbini kırdığım insanlar olduysa haklarını helal etmelerini istiyorum. Hakkınızı helal edin."