Söyleşi: Ercan Çankaya
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Belediye Başkan Adayı Özlem Varlı Yılmaz, 31 Mart'taki yerel seçimlere 10 günden az bir süre kala Kağıthane için vaatlerini Toplumsal Haber’e anlattı.
1976 doğumlu TİP Kağıthane Belediye Başkan Adayı Özlem Varlı Yılmaz, işçi bir babanın işçi çocuğu. İstanbul’da doğmuş, kısa aralıklar dışında hep burada yaşamış. Kağıthane’de bir şirkette yönetici asistanı olarak çalışıyor. Kağıthane’nin 2 kadın belediye başkan adayından biri. Önceliğinin kadınlar ve kadın istihdamı olduğunu söylüyor.
‘ÖNCELİKLİ PROJEMİZ KADIN İSTİHDAMI’
> Kağıthane için projeleriniz neler?
Kağıthane için en öncelikli projemiz kadın istihdamı. Kadınları istihdama kazandırmak için ne gerekiyorsa o olanakları sağlayacağız.
Sonrasında vekilimiz, parti sözcümüz Sera Kadıgil’in de Meclis’e önerge verdiği bir konu, kreşler konusu. Parti olarak her ilçenin nüfusuna göre ne kadar olması gerekiyorsa o kadar kreş açmayı planlıyoruz.
Yine ev işçisi dediğimiz, ev hanımı kadınların yükünü hafifletecek gündüz bakımevlerine ihtiyaç var. Çünkü bunların araştırmasını yaptık. Kağıthane’de şu an bir tane Kağıthane Belediyesi’nin, bir tane de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kreşi var. Aynı şekilde Hamidiye Mahallesi’nde olmak üzere bir tane gündüz yaşlı bakımevi var.
Kağıthane’nin otopark sorunu da var. Kullanılamayan, sadece engelli arkadaşlarımız için değil diğer yurttaşların da sağlıklı kullanamadığı kaldırım problemi var. Bunları ben bizzat yaşadığım için söylüyorum. Çünkü işe yürüyerek gidip gelen biriyim ben. Kendi gözlemlerim üzerinden, bir yurttaş olarak ilçede olması gerektiğini düşündüğüm şeyleri söylüyorum ama kadın sorunları önceliğimiz olacak. Kadınları ve çocukları önceleyeceğiz.
İlçe kadınları için istihdama katılmalarını kolaylaştıracak İSMEK tarzı kurslar düşünüyoruz. İşte, bilgisayar olabilir, yabancı dil kursu olabilir. Sonrasında bu kurslar bittiğinde özel sektörle aracılık yapıp onlara iş bulma olanakları sağlamak… O da önemli vaatlerimizden biri. Emeklilerimize onurlu yaşlanabilecekleri, kolay yaşayabilecekleri, kimseye muhtaç olmadan yaşayabilecekleri imkanlar sağlamaya çalışacağız. Kira desteği olabilir. Bir takım maddi destekler düşünüyoruz ama aslında şöyle bir politikamız da var. Halkı yardıma muhtaç edip sonrasında da gıdım gıdım yardım verme taraftarı değiliz. Kimsenin yardıma ihtiyacı olmadan yaşamasını istiyoruz aslında, sosyalizm de bize bunu söylüyor. Baş mottomuz bu aslında ama ilçemizde buna ne kadar cevap verebilirsek o yönde projeler üreteceğiz.
Kağıthane’nin çöp sorunu var mesela. En basiti benim oturduğum mahallede çöp konteyneri yok. Hâlâ eski usul çöpler kapı önlerinde bırakılıyor. Gece sokak hayvanları parçalıyor. Çevre kirliliği görüntüsü var.
Özellikle Talat Paşa Caddesi’nde sağlı sollu araç park edilmesi sebebiyle korkunç bir trafik var. Mevcut belediye katlı otopark vaadini yerine getirmedi. Mevcut otopark projesini hayata geçirip bir ikincisini yapmayı vaat ediyoruz. Çünkü bir katlı otopark da yeterli olmayacak muhtemelen.
‘BU EKONOMİK KOŞULLARDA ESNAFI DENETLEMEK ÇOK ÖNEMLİ’
> İlçedeki problemlerden biri uyuşturucu madde bağımlılığı. Bağımlılığın en yaygın olduğu ilçelerden biri Kağıthane.
Evet. Silahlı çatışmaya varan olayları yurttaş olarak haberlerden takip ediyoruz. Bir sürü uyuşturucu baronu şu anda ülkemizde ikamet ediyor, burada yaşıyor. Dolayısıyla burası da onların dağıtım yerlerinden biri. Benim kendi okul çağımdan beri bildiğim okul önlerinde uyuşturucu madde satımı devam ediyor. Okulları denetleyeceğiz. Esnafları denetleyeceğiz. Esnaf denetlemek bu ekonomik koşullarda çok önemli. Ne yazık ki fırsatçılık yapan esnafımız da çok. İlgili görevlilerle o denetlemelerin de yapılması gerekiyor. Uyuşturucuyla da tabii ki mücadele edeceğiz.
Ama dediğim gibi en öncelikli tuttuğumuz kadın istihdamı. Çünkü kadınlar iş hayatından çok uzak. Bir kısmı da bu kreş problemiyle bağlantılı. Yani bir kreş buluyor, fiyatı yüksek, kapasitesi dolmuş. Bir ikincisi yok. Öyle olunca da kadın istihdamı artmıyor.
‘HALKIN İLK TEPKİSİ ‘KENDİ BİLDİRİNİZİ KENDİNİZ Mİ DAĞITIYORSUNUZ’ OLUYOR’
> 31 Mart’ta seçildiğiniz takdirde, makamınıza oturduğunuzda ilk icraatınız ne olurdu?
Belediyeyi tanımayı çalışacağım. Orada kimler hangi görevde çalışıyor. Liyakat ne kadar? Herkes bulunduğu makamın gerektirdiği şeyleri ne kadar yapıyor, vatandaşa doğru hizmet veriyor mu?
> Türkiye’de seçimler maalesef biraz maddiyat meselesi olduğu için bazı adaylar sosyal medyada da geleneksel medyada da sokakta da daha görünür oluyorlar. Seçmen de daha iyi tanıdığını düşündüğü bu adaylara yönelme eğiliminde. Sizin bu aday olarak daha fazla tanınan adaylardan farkınız ne? Seçmen neden oy versin size?
Biz sokağa çıktığımızda şunu anlatıyoruz en başta. Biz devlet desteği alan bir parti değiliz. Üyelerimizin aidatlarıyla bu işi yürüten bir partiyiz. Dolayısıyla emekle kurulmuş bir iş var burada. Biz emekçiyiz yani. İkincisi sizdeniz, halkın içindeniz. Çünkü ben kendimi sokakta belediye başkan adayı olarak tanıttığımda halkın bana ilk tepkisi, “kendi bildirinizi kendiniz mi dağıtıyorsunuz” diyorlar mesela. Bu benim için çok onur verici bir şey, ben de bunu güzel avantaja çevirebiliyorum. Evet ben sizden biriyim diyorum. Sizin gibi işime yürüyerek ya da toplu taşımayla gidip geliyorum. Sizden hiçbir farkım yok imajını veriyorum. Zaten öyle de aslında.
Ayrıca sokakta gördüğümüz “görünür” siyasetçileri halk uzun zamandır tanıyor zaten. Yaşıma güvenerek söylüyorum bunu. Şu anda AKP ile büyümüş bir nesil var ama ondan önceki iktidarlar da farklı değildi. Bizim popüler ve görünür olma sebebimiz o oldu zaten. Eylemlerimizin ve söylemlerimizin dürüstlüğü. Ben gücümü tamamen bu samimiyetten alıyorum. Onlardan biri olduğumu gösteriyorum. Bir avantajım daha var. Kadın olmak. Kadın olarak kadınları dinlediğimde gerçekten ilgi daha da artıyor ve görünür kılıyor bu iş beni.
> Biraz cevap vermiş oldunuz ama sadece Kağıthane özelinde sormuyorum bunu. Türkiye genelinde sormuş olayım. TİP diğer partilerden farklı olarak ne vaat ediyor?
Geneli zaten parti meclisimiz, başkanımız anlatıyor ama şahsi fikrimi söyleyeyim. Samimiyiz, dürüstüz, halkla iç içeyiz… Düzgün bir muhalefet yapıyoruz. Meclis’te 4 tane vekille sıkı bir muhalefet yapıyoruz. Bizim en önemli özelliğimiz bu.
‘SOSYALİSTLERİN İŞİ SOKAKTA’
> Bugüne kadarki çalışmalarınızdan edindiğiniz izlenimler ne? Partinizin oyu burada artacak mı, kazanacak mısınız?
Genel seçimde Kağıthane’de 10 bin civarında oy aldık. Bu azımsanacak bir rakam değildi. Şimdiki hedefimiz hem kazanmak hem de oyumuzu yükseltmek. Benim izlenimim çok umut verici, bire bir temas ettiğimiz için insanlara…
Bir de şöyle bir şey de var. Halkı bilinçlendirmiş de oluyoruz sokağa çıkarak. Çünkü hâlâ şey diyenler vardı bana. Ben kendimi Kağıthane Belediye Başkan Adayı olarak tanıtırken Ekrem İmamoğlu’nun oylarını bölmeyin diyenler oldu. Büyükşehirde aday çıkarmadığımızı anlattık onlara. Tamamen yerelden bahsettiğimi anlattım. İnsanlara belediye meclisinin önemini anlattık. Birkaç belediye meclis üyesiyle TBMM’de yaptığımız muhalefeti belediyede de yapabileceğimizi söyledik. Halkı her şeyden haberdar edeceğimizi anlattık. Böyle anlatınca teveccüh görüyoruz. Çünkü insanlar anlıyor. Çok basmakalıp sözler kullanılıyor televizyonlarda. Seçim çalışmasından anlaşılan etrafa afişler, pankartlar asmak, bayraklar asmak… Klasik bir siyasi yöntem var. Biz onu biraz kırmış oluyoruz, sokağa çıkarak. Çünkü sosyalistlerin işi sokakta gerçekten. Benim izlenimlerim çok iyi. TİP tanınıyor, biliniyor. Erkan Baş çok biliniyor. Kadınlar daha çok Sera Kadıgil’den bahsediyor. Onun cesaretinden, hitabet kuvvetinden… Ben umutluyum. En iyi ihtimalle belediye meclisine iki adayımızı sokacağımızı düşünüyorum.
> Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Çok yorucu bir temponun içindeyiz. Koşturuyoruz. Şunu da eklemiş olayım. Gerçekten paramız yok. (Gülüşmeler…) Ben gerçekten her yere yürüyerek ve toplu taşımayla gitmeye çalışıyorum. Bunu mutlaka belirtiyorum her konuşmamda. Bu da benim gurur duyarak söylediğim bir şey. Çakarlı arabalarımız, makam araçlarımız, arkamızda 10 15 tane korumamızla gezmiyoruz. Bu işi önemsiyoruz. Dönüştürmek istiyoruz, değiştirmek istiyoruz ve halk gerçekten seçeneksiz değil. Bizim gibi şeffaf belediyecilik yapacak, dürüst siyaset yapacak insanlar var. Bize fırsat verirlerse iyi şeyler yapacağız hep beraber.