İyi Parti’nin 5. Olağanüstü Kurultayı'nda üçüncü turda en çok oyu alarak genel başkan seçilen Müsavat Dervişoğlu görevi devraldı.
Müsavat Dervişoğlu, görevi devralırken şöyle konuştu:
Her şey İyi Parti'nin Türk demokrasisi için bir fidan dikmesiyle başladı. O fidan büyüdü, çınara dönüştü. Ben bu devir teslim töreninde Sayın Genel Başkanıma dikmiş olduğu bir fidanın aslında orman olduğunun müjdesini vermeye geldim. Şimdi bir İyiler ormanı oluşturuyoruz. Bu yolculuğun nasıl başladığına şahitlik edenlerdenim. Milletimiz için, hürriyet ve istiklal için, demokrasimiz için, bu zamana kadar unutulanları hatırlatmak için, devletimiz için de itibar yolculuğu diyoruz. Yolculuğumuzun her adımında Sayın Genel Başkanımızın teri, mücadelesi, fedakarlıkları var. Ben Türk milletinin huzurunda kendisine ülkemize katkılarından dolayı şükranlarımı arz ediyorum. Sadece bir koltuk devralmıyorum; bir ülküyü, bir hedefi ve idealler demetini teslim alıyorum. Onu da bir bayrak gibi teslim alıyorum. O bayrağı daha yükseklere taşımanın, kutlu hedeflere götürmenin sözünü veriyorum.
Dervişoğlu'na görevini devreden Akşener ise şu açıklamayı yaptı:
"Türkiye'de bütün siyasi yapılar netice itibarıyla yeni dünya düzeni içerisinde 'ben' kavramı üzerinden yürüdü ve yürümeye devam ediyor. Halbuki biz partimizi kurarken 'biz' olduk, çünkü hepimizin birbirine ihtiyacı var. Bir kişinin yapacağı bir iş değildi... Birbirine güvenen, birbirini seven, birbirine saygı duyan ve birbirinin gücünden neredeyse voltran oluşturan bir hareket bizim partimizin çıkış alanı. İlginç bir Kurultay oldu; herkesin herkese hakaret ettiği sistemleri biliyor Türkiye'de izleyenler ama biz Kurultay'ımızda bir ilki başardık. Dolayısıyla bütün bunlara baktığınız zaman kurumsallığı oluşmuş bir partiyiz biz. İnşallah bundan sonraki fasılda iktidarın yolu açılacak. Ben Müsavat Dervişoğlu'na, Genel Başkanımıza bir sandalye devretmiyorum, bir birikimi de devrediyorum; o birikim de benim değil hepimizin ortak birikimi... Bizim ortaya koyduğumuz bu dostluk içerisindeki değişim Türkiye'ye, gençlerimize, kutuplaşan ve birbirine düşman haline getirilen bu ülkenin fertlerine rahatlama açısından örnek olacak."
İyi Parti’nin 5’inci Olağanüstü Kurultayı’nda genel başkanlığa seçilen Müsavat Dervişoğlu, görevi teslim almasının ardından Anıtkabir’i ziyaret etti. Dervişoğlu ve beraberindeki heyet, Aslanlı Yol'dan yürüyerek Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine geldi. Atatürk'ün mozolesine çelenk bırakan Dervişoğlu, daha sonra Misak-ı Milli Kulesi'ne geçerek, Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı. Dervişoğlu, deftere şunları yazdı:
Aziz Atatürk; Türkiye Cumhuriyeti Devleti için zat-ı devletlerinizin ortaya koyduğu büyük vizyonun ve misyonun izinde, Türk milletinin birliğini amaçladığımız kutlu bir davanın adanmış neferleri olarak gururla huzurunuzdayız. 100. yılına erişen Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesinin, ilkelerinin ve değerlerinin omuzlarımıza yüklediği büyük sorumluluğun bilincindeyiz. Aziz milletimizin mutluluğu, refahı ve huzuru için üzerimize düşen kıymetli vazifenin farkındayız. ‘İstiklal, istikbal, hürriyet; her şey adaletle kaimdir’ sözünüzden aldığımız ilhamla İyi Parti olarak devlet ile millet arasında adalet harcıyla ördüğünüz o sağlam köprüyü 100 yıl sonra yeniden inşa etme hedefine doğru yürüyoruz. Bizlere emanetiniz olan Cumhuriyetimizin yönetimde, fırsatta, imkanda hayatın her alanında milletimize sunduğu adalet duygusu, bugün her ne kadar yıpratılmış olsa da; biz, sırtına adaleti kuşanan demokrasi sevdalıları olarak durmaksızın mücadele etmeye kararlıyız. Haksızlık karşısında adaletin olduğunu göstermek, hukukun üstünlüğünü tesis etmek, milletimizin yüzünü güldürmek ve bahtını döndürmek için İyi Parti çatısı altında 6 buçuk yıldır verdiğimiz büyük ve anlamlı mücadeleyi bugünden sonra da bir an olsun yorulmadan sürdüreceğiz. Çünkü Türk milleti için verdiğiniz şanlı mücadelenizden biliyoruz ki ‘Hiç dinlenmemek üzere yola çıkanlar, asla yorulmazlar.’ ‘Yurdunu, milletini özünden çok sevenler, asla yorulmazlar.’ ‘Memleket yolunda hürriyet için ant içerek büyüyenler asla yorulmazlar.’ Aziz hatıranız önünde minnet ve saygıyla eğiliyoruz. Ruhunuz şad olsun. Varlığımız, Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene.