Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Anayasa’nın ilk dört maddesi ve yeni anayasa ile ilgili tartışmalara değindi.
“Yeni yüzyılı yeni bir anayasayla taçlandırmak yürekten hedefimizdir” diyen Bahçeli, anayasaların sadece bir devletin hukuki statüsü olmayıp, aynı zamanda devlet içinde siyasi iktidarı ve toplum içinde de devlet iktidarını sınırlandıran belgeler olduğunu söyledi.
“1982 Anayasası’nın raf ömrünü doldurduğunu, bunun açık olduğunu” söyleyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geniş katılımlı, kapsayıcı, sivil ve demokratik nitelikli, aynı şekilde insan hak ve özgürlüklerine dayanan, devlet ve millet uyumunu yeni yönetim sisteminin muhtevasında hukuken daha da tahkim eden bir anayasayla milli varlığımızı istikbale taşıma kararlığındayız.Yeni anayasa süreci siyasi hırsların, dogmatik bakışların, ideolojik takıntıların, etnik ve mezhebi dürtülerin, Cumhuriyet’in kuruluş esaslarıyla hesaplaşmanın veçhesi ve vesilesi görülemez, telaffuz dahi edilemez. Daha doğmadan yeni anayasa hazırlığını ve heyecanını sakatlamanın sakıncaları saymakla da bitirilemez.
Bilhassa Anayasanın ilk dört maddesi her türlü tartışmanın ve arayışın dışındadır çünkü ilk dört madde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş kilidi, kurucu kimliği, varlık ve birlik simgesidir. Anayasada imtiyazlı bir zümre hâlihazırda bile yoktur. İlk dört maddede açılacak bir gediğin duracağı yer de yoktur. Devletin ülkesi ve milleti olmaz diyenlere sesleniyorum, bu iddianın teknik, akademik, fikri, siyasi ve hukuki hiçbir bağlayıcılığı ve ikna edici yönü bulunmamaktadır. Devletin ülkesi vardır, o da Türk vatanıdır. Devletin milleti vardır, o da Türk milletidir. Devlet, pozitif hukukun yürürlükte olduğu normlar sistemidir.
Bu sistem ülke, insan topluluğu ve egemenlik üzerine bina edilmiştir. Devlet, 'egemenlik gücüyle aslen donatılmış, belli bir toprak parçası üzerinde yerleşik bir millet mimarisidir. Demem odur ki, devlet ülkesel birliktir. Var olan bir devlet eğer toprağını, yani ülkesini kaybederse, devlet vasfını kaybeder. Devletin, ülkesini kazanma yolları da bellidir ve onlar da; keşif, fetih, işgal, ilhak ve devirdir. Anayasanın ilk dört maddesini sulandırmak, demokratik bir angajmanın neticesi olmayıp gizli saklı emellerin tezahürüdür. Buna izin veremeyiz, buna seyirci kalamayız, mevkii ne olursa olsun hiç kimseye eyvallah etmeyiz. Anayasanın ilk dört maddesiyle meselesi olanların Türkiye Cumhuriyeti ile meselesi vardır ve bizim de onlarla görülecek hesabımız olacaktır.”
Bahçeli, Anayasa’nın ilk dört maddesini okudu.