Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, 16-18 Aralık 2024 tarihleri arasında Ankara'da düzenlenen 6. Uluslararası Dirençlilik Kongresi'nde, 'Afet Atıklarının Yönetimi' başlıklı oturumda önemli açıklamalarda bulundu. 6 Şubat depremleri sonrası oluşan büyük moloz yığınları ve asbest tehlikesine dikkat çeken Tutdere, depremin etkilediği 11 ilde en az 300 bin kişinin kanser riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti.
Asbest: Sinsi Bir Tehdit
Tutdere, yıkılan binaların çoğunluğunun 2010 yılı öncesine ait olduğuna ve bu yapıların büyük bir kısmında asbest kullanıldığına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“11 Eylül Amerika İkiz Kule saldırılarından sonra, Amerikalılar yıkılan yapıların çevreye yaydığı asbest miktarını analiz ederek, bölgede ortaya çıkan hastalık vakalarını hesaplamışlardı. Benzer bir yöntemi, 6 Şubat depremlerinden etkilenen iller için de uyguladık. Depremden sonra ortaya çıkan toplam 350 milyon ton asbesti baz alarak yaptığımız hesaplamalarda önümüzdeki 10 yıl içinde bölgede 300 bin ila 400 bin kişinin, özellikle karın zarı ve akciğer kanseri başta olmak üzere asbest kaynaklı çeşitli kanser türleriyle karşılaşma ihtimali olduğunu gördük.”
Tutdere, depremde yaşanan can kayıplarının derin bir travma yarattığına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Depremde resmi rakamlara göre 50 binden fazla insanımızı kaybettik. Ancak asbestin yol açacağı hastalıklar hem sağlık sistemi hem de ekonomi üzerinde uzun vadeli ve ağır bir yük oluşturacak.”
"Moloz Yığınları Çevreyi Tehdit Ediyor"
Adıyaman’da 20 milyon ton, depremden etkilenen 11 ilde ise yaklaşık 130 milyon ton moloz oluştuğunu belirten Tutdere, bazı hesaplamaların bu miktarın 350 ila 580 milyon ton arasında olabileceğini öne sürdüğünü söyledi.
Bu rakamların, atık yönetiminin önemini bir kez daha ortaya koyduğunu vurgulayan Tutdere, şunları ekledi: “Bu devasa atıkların doğru bir şekilde yönetilmemesi, gelecekte hem çevresel hem de sağlık açısından ciddi sorunlara yol açabilir.”
"Bakanlığa ve Belediyeler Birliği'ne Çağrı"
Atık yönetiminin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sorumluluğunda olduğunu hatırlatan Tutdere, belediyelerin bu yükü tek başına kaldıramadığını ifade etti. Tutdere, Bakanlık ve Türkiye Belediyeler Birliği’ne şu çağrıyı yaptı:
“Biz belediyeler olarak, insan hayatını korumak için elimizden geleni yapacağız. Ancak mevcut moloz yığını ile başa çıkmakta zorlanıyoruz. Bakanlık ve ilgili kurumların desteğiyle atıkların ayrıştırılması ve ekonomiye kazandırılması için kapsamlı bir sistem kurulması gerekiyor.”