CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmek üzere yasa teklifi verdi. Teklifte, ülkede maaş ile çalışan 33 milyon vatandaştan vergi yükünün kaldırılması gerektiği ifade edildi.
"Emekçilerin maaşları eriyip gidiyor"
CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan şunları söyledi:
"Mavi, beyaz, gri yakalı burada çalışan arkadaşlarımızdan, danışmanlarımızdan, fabrikada çalışan işçilerden, deniz kenarındaki cankurtarandan, doktordan, maaş karşılığında çalışan kim varsa herkesi ilgilendiren ve CHP olarak çok yaşamsal önemde bulduğumuz bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyoruz. 33 milyon çalışan var. Maaşı ile geçinen 33 milyon yurttaşımız üç şey istiyor. Bir; benim maaşım enflasyon karşısında erimesin, iki; maaşım enflasyon karşısında eriyorsa eğer maaşıma zam yapılsın. Üç; maaşıma zam da yapılsa vergiler maaşımı alıp götürüyor, vergiler maaşımı alıp götürmesin. Önerimiz şudur; asgari ücret vergi istisnasında. Bunu vergi indirimi yoluyla değil matrah indirimi yoluyla yapmalıyız. İki; gelir vergisi dilimlerinin oranını 5 puan düşürmeliyiz. Gelir vergisinin tutarlarını da arttırmalıyız. Aldığınız maaş ay ay arttıkça ve yıllık geliriniz arttıkça sizin maaşınızın vergi dilimi değişiyor. Her ne kadar AKP grubunu etkilemese de sabit gelirlilerin maaşı ay ay düşüyor. Önce yüzde 15'lik dilime giriyor, sonra yüzde 20 ve 27'lik dilime, 35 ve 40'lık dilime giriyor. Birinci önerimiz bu oranın düşürülmesidir. Diyoruz ya çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi diye. 33 milyon maaşı ile geçinen yurttaşımızın bu vergi oranını 5'er puan düşürelim diyoruz. İkinci mesele ise vergi dilimleri. Sizin vergi dilimi ile ilgili bir derdiniz olmadığı için bu konuşmayı dinlemeye tenezzül bile etmeyebilirsiniz ancak emekçiler birkaç ay sonra ikinci ve üçüncü vergi dilimine geçiyorlar ve maaşları eriyip bitiyor.
"İşçinin,, emekçinin, sabit gelirlinin hali hal değil"
Anayasa diyor ki; her vatandaş kendi gelir gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükü adaletli ve dengeli dağıtılmalıdır. İşte partinizin adında yazdığı gibi adaletli olmadığınız için siz vergiyi çok kazanandan da az kazanandan da aynı alıyorsunuz. ÖTV, KDV gibi dolaylı vergiler 1990 yılında vergilerin yüzde 48'ini 2000 yılında vergilerin yüzde 59'unu oluşturuyor. Bugün artık zenginin de fakirin de verdiği vergi yüzde 70'lere dayanmış durumda. Çalışan bu vergiyi verecek ki sizler iktidardan konvoy yapasınız, örtülü ödenekten cumhurbaşkanı ayda 6 milyar lira harcasın. Çalışanlar bu vergiyi verecek ki Otluk koyunda yazlık, Ahlat Sarayında kışlık yapabilesiniz. Cengiz'in ve Kolin'in döviz üzerinden olan borcunu Türk lirasına çevirip bir de altıya böldünüz. 10 milyon sığınmacıyı içeri sokacaksınız, Demirel'in 21 milyon dolara yaptğı köprüyü 40 sene sonra tam 143 katına yapacaksınız. İşçinin,, emekçinin, sabit gelirlinin hali hal değil. Siz bu zevki sefanız nedeniyle maaşını da arttıramıyorsunuz bari gelin hep birlikte bu vergi yükünü işçinin, emekçinin, çalışanın sırtından kaldıralım. Ocak ayı ile Aralık ayında aldığı maaş aynı olmayan emekçinin derdine derman olalım."