Münevvet Karabulut’u vahşice katleden Cem Garipoğlu’nun ölümüyle ilgili son gelişmeler, on yıllık bir belirsizliği yeniden gündeme getirdi. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabulut ailesinin talebi üzerine Garipoğlu’nun mezarını açma kararı aldı.
Geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen mezar açma işlemi sonrasında, kafatası ve kemikler Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Ancak, Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mezarda bulunan şeffaf naylon poşeti dikkat çekici buldu. Epözdemir, bu durumun, kafatası ve kemiklerin mezara sonradan yerleştirildiğine dair şüpheler doğurduğunu ifade etti.
Bir DNA izine de rastlanmadı.
Mezarda bulunan poşet, Kriminal Polis Laboratuvarı'na gönderildi. Işık taraması, renk reaktif testi, yapılarak DNA izi arandı. Poşetteki kanların bir insana ait olmadığı anlaşıldı. Poşetin İstanbul Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü'nde incelenmesi için de talepte bulunulacak.
Cezaevi savcısından yıllar sonra ilk açıklama
Dönemin Silivri Cezaevi’nden sorumlu Cumhuriyet Savcısı Metin Arda ise Garipoğlu’nun cesedinin sabah sayım yapan personel tarafından bulunduğunu söylemişti.
Olaydan yıllar sonra ilk kez konuşan Arda, Garipoğlu’nun başına poşet geçirip havasız kalarak öldüğünü anlatmıştı.