Anayasa Mahkemesi Başkanlığı, Whatsapp kanalı aracılığıyla yaptığı duyuruda Anayasa Mahkemesi'nin internet sayfasına erişimde yaşanan sorunların giderildiğini ve sayfanın erişime açıldığını açıkladı.

NE OLMUŞTU?

Anayasa Mahkemesi (AYM), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) Instagram’a yönelik erişim engeli kararı almasının ardından, İletişim Başkanlığı’nın uyguladığı bazı kuralların iptaliyle ilgili bir açıklama yaptı. AYM’nin resmi internet sitesi üzerinden “İletişim Başkanlığının Basın Özgürlüğü ve İfade Özgürlüğüne Müdahale Etmesine İmkân Tanıyabilecek Kuralların İptali” başlığıyla yayımlanan açıklamada, kurumun iptal edilen kararları hatırlatıldı.

MESAJ SİLİNDİ, AYM’YE ERİŞİLEMİYOR

AYM, açıklamayı bir süre sonra hem internet sitesinden hem de sosyal medya hesaplarından kaldırdı. Kurumun resmi internet sitesine bir süre sonra erişim sağlanamadığı görüldü. Sitedeki erişime sorununun sebebi henüz bilinmiyor.

AYM'DEN KONUYLA İLGİLİ AÇIKLAMA

Anayasa Mahkemesi'nden yaşananlara ilişkin yapılan açıklamada "Yoğunluk nedeniyle sitemize şu anda erişim sağlanamamaktadır" denildi.

AYM, BTK’YE MESAJ MI VERMEK İSTEDİ?

AYM’nin, Instagram’ın erişime engellenmesinden kısa bir süre sonra yaptığı hatırlatma, BTK’nin kararına yönelik bir mesaj olabileceği yönünde yorumlanmıştı.

İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN PLATFORMU KINAMIŞTI

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Hamas Siyasi Büro Şefi Heniyye’nin öldürülmesinin ardından yapılan paylaşımları engelleyen Instagram’ı kınamıştı. BTK ise tepkilerin ardından yaptığı açıklamada, platformun “Katalog suçlara uymadığı” gerekçesiyle kapatıldığını savundu.

AYM’nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

Dava Konusu Kurallar

Dava konusu kurallarda; Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik iç ve dış tehdit unsurlarını analiz ederek stratejik iletişim ve kriz yönetimi açısından gerekli tedbirleri uygulamanın ve Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürütülen psikolojik harekât, propaganda ve algı operasyonu faaliyetlerini belirleyerek her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunmanın İletişim Başkanlığı (Başkanlık) bünyesinde ihdas edilen Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığının görevleri arasında olduğu düzenlenmiştir.

BAŞVURU GEREKÇESİ

Dava dilekçesinde özetle; kurallarla Başkanlığa verilen stratejik iletişim ve kriz yönetimine ilişkin görevlerin haberleşme ve basın özgürlüğüyle ilgili olması nedeniyle kanunla düzenlenmesi gerektiği, temel hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi (CBK) ile düzenlenemeyeceği, kurallarda öngörülen görevler kapsamında alınacak tedbirlerin genel çerçevesinin ilke ve esaslarının belirlenmediği belirtilerek kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

MAHKEMENİN DEĞERLENDİRMESİ

Anayasa’nın 104. maddesinde Anayasa’nın İkinci Kısmı’nın Birinci ve İkinci Bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle Dördüncü Bölümü’nde yer alan siyasi haklar ve ödevlerin CBK’larla düzenlenemeyeceği belirtilmiştir.

Dava konusu kurallarla, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürütülen algı operasyonu faaliyetleri neticesinde oluşan krizin stratejik iletişimle yönetilmesine ilişkin tedbirler alınması ve her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunulması amaçlanmaktadır. Kurallar uyarınca alınacak tedbirler ve yapılacak faaliyetlerin Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile 28. maddesinde yer alan basın hürriyetine müdahale teşkil edeceği açıktır. Bu bağlamda kuralların, kapsamları itibarıyla Anayasa’nın İkinci Kısım İkinci Bölümü’nde yer alan kişi hakları ve ödevleri ile ilgili düzenlemeler içerdiği görülmüştür. Sonuç olarak kuralların CBK ile düzenlenemeyecek yasak alana ilişkin düzenlemeler içerdiği anlaşılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralların konu bakımından yetki yönünden Anayasa’ya aykırı olduklarına ve iptallerine karar vermiştir.

SARAY'DAN AÇIKLAMA

Konuya ilişkin Külliye’den de açıklama geldi. İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden yapılan açıklamada iddialar yalanlandı. Açıklamada, “Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medyada paylaşılan, "Anayasa Mahkemesi, İletişim Başkanlığının basın ve ifade özgürlüğüne müdahale eden yetkilerini iptal etti. Kararın ardından Dezenformasyonla Mücadele Merkezi çalışmalarına devam edemez" iddiası manipülasyondur” ifadeleri kullanıldı.

Külliye’den yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medyada paylaşılan, "Anayasa Mahkemesi, İletişim Başkanlığının basın ve ifade özgürlüğüne müdahale eden yetkilerini iptal etti. Kararın ardından Dezenformasyonla Mücadele Merkezi çalışmalarına devam edemez" iddiası manipülasyondur.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik müdahale yetkisi zaten bulunmamaktadır. Ayrıca karar, doğrudan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanına bağlı bir koordinatörlük olarak faaliyet gösteren Dezenformasyonla Mücadele Merkezimizin çalışmaları açısından herhangi bir sonuç doğurmamaktadır.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, yetkisini İletişim Başkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 3. maddesinde sayılan Başkanlığın genel görevlerinden almaktadır. Merkezimiz çalışmalarını bu doğrultuda aralıksız sürdürmektedir.

Anayasa Mahkemesinin verdiği karar, İletişim Başkanlığına bağlı bazı daire başkanlıklarının kuruluş kararnamesi ile ilgilidir. Anayasa Mahkemesi bazı maddelerin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi değil, kanun ile düzenlenmesi gerektiğine dair hüküm vermiştir.