İzmir Büyükşehir Belediyesi, 1954 yılında kapatılan Köy Enstitüleri'nin kuruluş yıl dönümünde, o dönemin ruhunu yansıtan bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) iş birliğiyle düzenlediği “84. Yıl Dönümünde Köy Enstitüleri” programı Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) yapıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın açılış konuşmasını yaptığı programa Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, YKKED Genel Başkanı Gökhan Bal, Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve yurttaşlar katıldı.
Cumhuriyet'ten Yusuf Körükmez'in haberine göre katılımın oldukça yoğun olduğu ve misafirlerin ayakta kaldığı gecede İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay merdivenlerde oturdu.
KONSER, SERGİ, BELGESEL
Oğuz Makal’ın “Gönen Köy Enstitüsü Aydınlığında Annem Öğretmen Zeynep Makal” sergisi ile başlayan etkinlikte YKKED Mandolin Orkestrası’nın konseriyle devam etti. Daha sonra kürsüye gelen YKKED Genel Başkanı Gökhan Bal’ın takdimiyle “2024 Aydınlanma Onur Ödülü”’nü Prof. Dr. İoanna Kuçuradi’ye verildiğini duyurdu.
TUGAY: ULU ÖNDER’İN 'KIVILCIM OLARAK' GÖNDERDİKLERİ 'ALEV' OLARAK DÖNDÜ
Programın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay, bilimsel çağdaş eğitimle, kendine güvenen, üreten, ülkesinin geleceğine ve toplumuna sahip çıkan kuşaklar yaratmayı hedefleyen Köy Enstitüleri'nin temel aldığı Atatürk ilke ve devrimleri sayesinde bugün de değerini koruduğunu söyledi. Köy Enstitüleri'nin Cumhuriyet dönemi aydınlanma hareketinin temel taşlarından biri olduğunu ifade eden Başkan Tugay, “Emperyalizme karşı verilen ve mazlum uluslara örnek olmuş bir Kurtuluş Savaşı’nın ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yeni mücadelenin cehalete karşı yapılması gerektiğini çok iyi biliyordu. Ulu Önder’in yurt dışına 'kıvılcım olarak' gönderdikleri 'alev' olarak dönmüş ve Anadolu’yu aydınlatmaya başlamıştı. O’nun ülke çapında yürüttüğü eğitim ve öğretim seferberliği, aramızdan ayrılmasının ardından bambaşka bir boyuta taşındı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç’un öncülüğünde yurdun dört bir yanında açılan enstitüler, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamanın, cumhuriyet öğretmenleri yetiştirmenin yolunu açtılar. Eğitim öğretimin sadece kentlerle sınırlı kalması yerine, yoksul köy çocuklarını bilimle, kültürle, sanatla, sporla tanıştırdılar. O çocuklar geleceğin eğitimcileri olarak Köy Enstitülerinde öğrendiklerini hayatlarıyla bütünleştirdiler ve ellerindeki meşaleyle karanlığa ışık tuttular. Bu topraklara özgü, örnek bir eğitim modeli ortaya çıktı. Cumhuriyetimizin kazanımları köylere dek taşındı; Cumhuriyet bireyleri yetiştirildi” dedi.
“BUGÜNÜMÜZE YOL GÖSTERİYORLAR”
Başkan Tugay, 84 yıl önce kurulan Köy Enstitüleri'nin kısa bir süre sonra kapatılsa bile dayandıkları Atatürk ilke ve devrimleri sayesinde bugünümüze yol göstermeye devam ettiğine dikkat çekti. Başkan Tugay, “Ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntılı süreçten kendine güvenmeyle, üretimle, ulus bilinciyle, tasarrufla, dayanışmayla, kısacası bizi biz yapan değerlerle çıkabileceğimizin en açık kanıtı olarak varlıklarını sürdürüyor. Bu bakış açısıyla, Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 84’üncü yılını bir kez daha kutluyorum. Büyük bir özveri ve çabayla projeyi hayata geçiren unutulmaz Milli Eğitim Bakanımız Hasan Âli Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç başta olmak üzere, ülkemizin aydınlık geleceği için emek harcayan herkesi rahmetle, minnetle anıyorum. Bu anlamlı etkinliği birlikte düzenlediğimiz Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği’nin değerli yöneticilerine, panelistlerimize de katılımları için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. 2024 Aydınlanma Onur Ödülü’ne değer görülen Sayın İoanna Kuçuradi’yi yürekten kutluyorum” diye konuştu. YKKED Genel Başkanı Bal ise dernek olarak yürüttükleri çalışmalardan örnekler verirken Köy Enstitüleri’nin Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki yerine ve önemine değindi. Bal, desteğinden ötürü Başkan Tugay'a teşekkür ederek plaket takdim etti.
KALKANDELEN: KÖY ENSTİTÜLERİ YENİDEN AÇILMALI
Köy Enstitüleri’nin kuruluş amacını anlatarak karşı devrimin Birinci Meclis’te başladığı anlatarak sözlerine başlayan Zülâl Kalkandelen, “Köy Enstitüleri cumhuriyet devriminin yürütücüsü olacak, yeni insanın yaratılma projesidir. Bugün onurla anıyoruz. Köy enstitülerinin sisteminin felsefesi bugün hala güçlü ve çok sağlamdır. 1946’da Demokrat Parti ‘Yeter söz milletindir’ diyerek iktidara geliyor. Güya daha halkçı olduğu söyleniyor. Birileri sürekli ‘Cumhuriyet devrimi halktan uzaktır. Birtakım laik bürokratlar bundan faydalanmıştır. Ama devrim halka rağmen yapılmıştır. Dolayısıyla DP artık halkın sesi olacaktır, yeter söz milletindir’ görüşünü pompalıyor. Bu şekilde geldiler ama çok enteresan DP’nin ortaya koyduğu ilk muhalefet çiftçiyi topraklandırma kanunu. Toprak reformuna muhalefet ederek gelmiştir. Demokrat Parti'yi oluşturan siyasi hareketin tabanı baktığımızda toprak ağaları, Menderes başta olmak üzere toprak ağaları bunlar. Şeyhler, toprak ağaları bu sistemin sürmesini istiyorlar. Kendi çıkarlarının bozulmasını istemiyorlar. Köy Enstitüleri’ne karşı çıkmalarının nedeni de o. Çünkü DP iktidara geldikten bir süre sonra 1950’de geliyor. Köy Enstitüleri’nde ‘Komünizm propagandası yapılıyor’ deniyor. Sonunda 50-54 arası Türkiye'ye birçok Amerikalı uzman geliyor. Eğitim reformu için. Ve Köy Enstitüleri’nin sistemi bozuluyor. Kız öğrencilerin sayısı azaltılıyor. Derslerin niteliği değiştiriliyor. Daha sonra biliyorsunuz zorunlu dinden bir konuyor. En son bir Amerikalı doktor raporuyla Köy Enstitüleri öğretmen okullarıyla birleştirilerek elli dörtte kaldırılıyor. Yani o müthiş bir devrim, eğitim devrimi tamamen yerle bir ediliyor. Ve biz bugün ardından 84 yıl bile geçse onu özlemle anıyoruz. O günlere dönmeyi arzuluyoruz. Yeniden başlatılması gerekir diyoruz. Köy Enstitüleri kapatılınca Cumhuriyet devrimini taşıyacak kuşak yetişemedi” diye konuştu.
"Başkaldırıdan Felsefeye, İoanna Kuçuradi” adlı kısa belgesel gösterimi yapıldığı geceye video mesaj ile katılan Kuçuradi, Atatürk devrimlerinin bir kültür devrimi olduğunu aktararak ödül için teşekkür etti. Gecede, Prof. Dr. Kemal Kocabaş “Dünden Bugüne YKKED” başlıklı, gazeteci-yazar Merdan Yanardağ da “Aydınlanma ve 2024” başlıklı bir sunum yaptı. Program Adasu Akın dinletisiyle sona erdi.