Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu'nda kabul edilmesinden sonra komisyondan ayrılan milletvekilleri Kuğulu Park'ta Yaşam Nöbeti tutan aktivistlerle bir araya geldi. DEM Parti milletvekilleri İbrahim Akın, Burcugül Çubuk, Keziban Konukçu ve Perihan Koca, komisyon sürecine ilişkin bilgileri paylaştı.
17 maddeden oluşan Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu'nda 3 günde 42 saati aşkın süren görüşmeler sonucu hayvan hakları savunucularının, STK'ların ve muhalefetin karşı çıkmasına rağmen AKP ve MHP'li üyelerin oylarıyla kabul edildi. Komisyondan ayrılan DEM Parti Milletvekilleri Kuğulu Park'a gelerek Yaşam Nöbeti'nde olan yaşam hakkı savunucularına destek verdi.
DEM Partili İbrahim Akın " bu kötü niyete teslim olmayacağız, mücadele etmeye devam edeceğiz" diyerek şöyle konuştu:
"Bu yasanın, bu haliyle hayatta sürekli problem üretecek, bizi birbirimize düşürecek, hayvan hakları savunucularıyla belediyeleri birbirine düşürecek, sokaktaki dostlarımızla komşularımızla bizi birbirimize düşürecek bir yasa olduğu çok açık. Bazı maddelerde hayvan meselesini sadeleştirip sadece köpekler diye bahsettiler, kedileri saf dışı bıraktılar. Bu şu anlama geliyor, maddeler arası çelişki çok. Bazı yerlerde hayvanlar diye geçiyor, her bakımdan tutarsız bir yasa. Bu süreç yıllardan beri devam eden sorunun 2 ay içinde tartışarak bitirilecek bir mesele değil. Veteriner hekimleri başkanını bile bugün almayan bir zihniyetle karşı karşıya kaldık. Televizyonları ortadan kaldıran, kaçırarak yasa çıkarmak isteyen bir zihniyetle karşı karşıya kaldık. Burada kötü bir niyet var ve bunu çok iyi görüyoruz. Ancak bu kötü niyete teslim olmayacağız, mücadele etmeye devam edeceğiz. İşimiz bitmedi, her ne kadar komisyondan geçmiş olsa bile Meclis'teki ayağı var. Bu yasayı hayatın içinden yapacağız ve onlara bu yasayı değiştirteceğiz. Mutlaka başaracağız."
DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ise kanun teklinin anayasayı, yasamayı, iç tüzüğü, halkı, yaşam hakkını yok sayarak komisyondan geçirildiğini vurgulayarak şunları dile getirdi:
"İkili bir tarih yazılıyor. Ne yazık ki haftalardır bütün itirazlarımıza, tepkilerimize rağmen yangından mal kaçırır gibi bir katliam yasasını getirdiler. Katliam yasasını getirirken yasama organından, milletvekillerinden saklayarak bunu yaptılar. Biz yasa teklifine ulaşmak için haftalarca yasa tasarısının peşinden koştuk, mücadele verdik. Bir anda önümüze katliam yasası darbe gibi dayatıldı. 17 Temmuz'dan itibaren saatlerce yasama organını katleden, tümüyle antidemokratik bir şekilde gerçekten, 'yaptım oldu', faşizm hukukuyla bu komisyonu yönettiler. Günlerdir ifade ettik AKP neden bu katliam yasasına ihtiyaç duyuyor? AKP bu katliam yasasına ihtiyaç duyuyor çünkü, faşizmi inşa etmekten başka seçenekleri yok. O yüzden sokak hayvanlarını katletmekten başlayacaklar ve bunun sonu yok biliyoruz. Bir katliam ülkesi yarattılar 22 yıldır bunu ilmek ilmek ördüler. Bu güzelim ülkeyi emekçiler için cehenneme, kadınlar ve çocuklar için mezarlığa, tüm toplumsal kesimler için bir cehenneme çevirdiler. O cehenneme bir rejim statüsü kazandıramak istiyorlar. Faşizm anayasasını şuanki mevcut anayasayı, yasamayı, iç tüzüğü, halkı, yaşam hakkını yok sayarak meclisten geçirdiler. Bunun adı darbedir. Olağanüstü koşullarda bir komisyon görüşmesinden söz ediyoruz. Bilim insanlarını meclis koridorlarında dövdüler. Veteriner hekimleri, avukatları, yaşam hakları savunucularını, STK üyelerini, yaşamdan yana tavır alan yurttaşları meclis koridorlarında tartakladılar, vekillerle beraber."