Oya Başar, Nilgün Belgün'e konuk olduğu "Bana Bir Sırrını Söyle" programında, ünlü komedyen Levent Kırca ile olan ilişkisini samimi bir şekilde paylaştı. Başar, Levent Kırca ile olan aşklarını ve ilişkilerinin dönüm noktalarını şu şekilde anlattı:
"Levent Kırca ile nasıl bir aşk yaşadınız?" sorusuna Oya Başar,
"Levent ile tanışmamız, filmlerdeki, gibi oldu. Hani birdenbire görürsün de, "Ah, yani bu ne şimdi?" diye düşünürsün. Mutlaka onunla beraber olmam lazım diye düşünürsün. Ben Kenter Tiyatrosu'nun merdivenlerinden iniyorum, o bana baktı, ben ona baktım. Bir kere karşılaşmışız, çok enteresan. Levent Kırca… böyle kolundayız. Yanmışım yani, onunla hiç ilgim yok. Tanımıyorum, böyle bir resmimiz var. Bir kere orada gördüm kendisini. Ondan sonra sanıyorum ki 3. günüydü. Flört etmeye başladık. Levent Kırca çok kıskançtı, çünkü sadece o seviyordu. Beni kimseyle paylaşmayı sevmezdi açıkçası. O yüzden, hanım arkadaşlarımdan bile rahatsız olurdu. Hep böyle, sürekli takip ederdi her şeyi. " yanıtı verdi.
Ayrıldıktan sonra çok zararını gördük
Tabii, kırıldığım şeyler oldu. Önceleri sesimi çıkartmadım ama sonra, sonra artık belli bir yaşa geldikten sonra, bilhassa ikinci evlilikten sonra, dedim ki: "Artık, Oya'cım, bu kadar kendini üzmeye gerek yok. Ne o yıpransın ne ben yıpranayım, ayrılalım. Belki böyle daha mutlu oluruz, ikimiz de" dedim ama bilmiyorum, doğru mu yaptım, yanlış mı yaptım, hiçbir şey çok doğru yaptım denilemez.
Ayrıldıktan sonra o da bunun bir sürü zararını gördü. Ben de kendimce görmüşümdür.
Onunla olmak benim için artıydı
Ben ayrıldığımız o dönem dedim ki, "Ben bu kadar sabredeceğim, sabredeceğim, ne olacak, nereye varacağım?" Levent çok değerli bir adam, çok donanımlı, iyi bir komedyen. Bir sürü şeyi de gösterdi Türkiye'ye, O yüzden, öyle bir insanla zaten 30 yılımı geçirmek benim için bir artıydı.
Biz sadece partner değildik
Ama şöyle bir şey var, biz sadece partner değildik. Tiyatro arkadaşı ya da ortak değildik. Bizim kendimize ait bir hayatımız vardı. Bir şey yaparken öbür tarafı ihmal ettik. Belki de ne kadar oyuncu olursan ol, ne kadar ayakların yere basarsa bassın, sonuçta bir ailen var, bir şirketin var ve orayı korumakla yükümlü bir annesin.