Başarılı oyuncu Oktay Kaynarca, bir dönemlerin efsane dizisi Kurtlar Vadisi kesitlerini izleyerek yorum yaptı. Kaynarca meşhur repliği,
"Biz racon bilen adamız, racona göre yaşarız, karşımızda da racon görmek isteriz. Raconumuza para gibi pis şeyler halel getiremez." diyerek programa başladı.
"Süleyman Çakır'la ne zaman nasıl tanıştın" sorusuna Oktay Kaynarca,
"2003'tü galiba, Biz daha önce Osmanla Deli Yürek: Bumerang Cehennemi'ni çektik. Zaten o filmi çekerken bir sürü şey oluyordu. Ama asıl nerede tanıştın derseniz şöyle söyleyeyim, O zamanlar TRT'de Büyük Tuzak diye bir dizi oynuyordu bu Büyük Tuzak Bir Amerikan dizisiydi. Çakır rolünü oynayan adam, Kevin Spacey'di. Çok önemli bir projeydi biz böyle bayıla bayıla seyrediyorduk. Sonra ben bir gün, eğer bu doğru düzgün formatlanırsa, iyi bir organizasyon yapılırsa kıyamet koparır dedim. Daha sonra enteresan bir şekilde bu iş soğudu. Bir gün Osman beni yanına çağırdı aynı projeden bahsetti. Biz bu projeyi yapmaya karar verdik dedi. İşte o zamanlar Çakır ortaya çıktı. Ben Çakır rolünü oynamak için o dönem bayağı heyecanlanmıştım. Çünkü senaryo muhteşemdi ve başrol zaten her zaman senaryodur. "
Süleyman Çakır'ın ölümüne çok üzüldük
"Zaten Süleyman Çakır'ın öldüğü o dönem sıkıntılı bir süreçti. Osman, Çakır karakterinin ölmesinin kararının ardından bana iletti, dedi ki böyle böyle bir şeyler var. Ben de tamam canınız sağ olsun ne yapalım yani sonuçta bu bir karakter, bir dizi karakteri ve oynadık işimiz bittiyse bitireceğiz ve başka işler yapacağız dedim. Tabii sette büyük bir moral bozukluğu vardı. Ben herkesi eğlendirmeye neşelendirmeye çalışıyordum sonra o bir sahne biz nasıl çekilmesi gerekiyorsa ona önem veriyoruz dedik ve çektik. Ölüm sahnemi şimdi olsa ben daha güzel çekerdim. Işığıyla, detayıyla biraz daha gererim izleyiciyi, daha da uzatırdım. Şimdi seyrettiğimde anladım o sahne biraz hızlı çekilmiş."
Süleyman Çakır lezzetli bir karakterdi
Süleyman Çakır ölmesin ister miydin sorusuna Kaynarcalı,
"Bence biraz daha sürdürülebilirdi. Bir doğallığı ve bir hikayesi vardı. Lezzetli bir karakterdi. İnsan özlüyor Süleyman'ın o deliliğini, birden parlamasını, sonra işte tekrar o kadar tehlikenin içerisindeki hayatı gırgıra alışını, ailesine düşkünlüğünü. Aslında seyirci Süleyman Çakır gibi adamların her evin içerisinde bir tane olmasını istiyorlardı.
Dizinin çekildiği döneme değinen ünlü oyuncu,
"O dönem büyük bir özgürlük vardı. Çünkü dizide çok sık küfür ederdik. Hani RTÜK işleri bu kadar yoktu bayağı bildiğin böyle dijital bir şey çekiyormuş gibiydik." dedi.
En güvendiğim adam Memati'dir
"Süleyman Çakır'ın en güvendiği adam tabii ki de Memati'den başkası olamazdı. Çünkü Memati ile geçmişleri çocukluğa dayanıyor, o en sadık adamdı. Polat ise sonradan tanıştığı ve birlikte yol yürümeye karar verdiği bir adamdı."
Elif Garip
