Mehmet Demirkol'un Galaxy Rehberi'nde yeni bölümün konuğu Hasan Can Kaya oldu. Kariyeri açısından gelen teklifleri değerlendirdiğini dile getiren ünlü komedyen,
"Her teklife atlamıyorum. Mesela yayın evlerinden kitap yazma teklifi geldi, hiçbirine evet demedim. Çünkü kendimi o konuda iyi görmüyorum. İstiyorum ki çok iyi olsun. Yıllarca çok okuyan biri olarak okuduğum kitaplar gibi kitap yazabileceğimi düşünmüyorum. " dedi.
5 yıldır uyuyamıyorum
Konuşanlara, yılda 40 tane bölüm çekiyorum. Beyazıt abi bildiğim kadarıyla 600 bölüm falan oldu. Biz beş senedir bu işin içindeyiz, işte 200 bölümü geçtik. Ama bu benim matematiksel anlamda hesapladığım bir şey değil. Bu kadar çektik, bu kadar iş yeter gibi değil. Tamamen duygu durumumla alakalı. Zaten uyumayan biriyim, 5 yıl geçti hala çözemedim o problemi. Uyuyamadığım için bu vakti böyle değerlendiriyorum. Mesela ilk başlarda çok bölünüyorsa şikayet ediyordum. Ama bunun için ağıt yakmak, sürekli üzülmek biraz aptalca. Uyuyamıyorsan buna bir şey yapmak lazım. Üretime çevirmek, eğlenmek, ve bu üretimden değerli bir şeyler yaratmak önemli.
Hayatımın en güzel dönemindeyim
"Hayatımın en sadeleştiği dönemdeyim, en mutlu yılını yaşıyorum. Çok şükür inşallah böyle devam eder. İlk başlarda daha panik ruh hali içinde hareket ediyordum. Gerçi hala seri çalışıyorum. Çok şey yapmaya uğraşıyorum ama panikten dolayı değil öyle içimden geldiği için."
Kerem Aktürkoğlu ile ilgili story attıktan sonra eleştiri yağmurunu tutulan Kaya,
"Futbol severim ve yıllardır Galatasaraylıyım. Kerem Aktürkoğlu, Galatasaray'da çok iyi oynuyordu. Bence Galatasaray'daki en iyi oyunculardan biriydi. Zaten skorlar, istatistikler falan çok iyiydi. Ben ilk kez bir taraftar grubunun takımına bu kadar yararlı bir adamın bu kadar haksız eleştirdiğini gördüm. Bu arada yanılıyor olabilirim, hayır Kerem Galatasaray'da iyi değildi denilebilir. Kerem'le de 2023'ten bu yana mesajlaşıyoruz. Hani çok iyi tanışmıyoruz ama Kerem bunları kafaya takma, çok iyi oynuyorsun, önüne bak biz izlerken farkındayız herkes farkında vesaire gibi böyle nacizane kendimizce bir mesajlaşmalarmız oluyordu."
