Anadolu Kadın Hareketi Başkanı Birsen Temir Saraç, sokak röportajında dile getirdiği ifadeler nedeniyle tutuklanan Dilruba Y.’nin durumunu eleştirerek, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın güvencesi altındaki ifade özgürlüğü hakkımız ne oldu? Bu genç kadının söylediği sözler, gerçekten de tutuklanmasını mı gerektiriyordu? Hukuk da, özgürlüklerimiz de ayaklar altına alınıyor" şeklinde konuştu.

Kadın hakları savunucusu ve Anadolu Kadın Hareketi Başkanı Birsen Temir Saraç, İzmir'de Dilruba Y.’nin sokak röportajında sarf ettiği ifadeler nedeniyle tutuklanmasına sert tepki gösterdi. Saraç, tutuklama kararının, hukukçuların da belirttiği gibi usule uygun olmadığını ve Dilruba Y.’nin hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulduğunu vurguladı. "Ortada bir suç yok, ama genç bir kadın tutuklu. 3 Eylül'deki duruşma gününe kadar hapiste kalacak. Neden? Sadece yönetimi eleştirdiği için mi? Bu ülkede insanlar, iktidarı, hükümeti eleştirme hakkına sahip değil mi? Düşüncelerimizi özgürce ifade etmek ne zamandan beri suç oldu?" diye sordu.

Birsen Temir Saraç, açıklamasına şu sözlerle devam etti:

"Bugün AKP içindeki hukukçular bile bu tutuklamanın hukuka aykırı olduğunu dile getiriyor. Bu inat neden? Sokak röportajında görüş belirten, kamuoyuna mal olmamış sıradan bir vatandaşı böyle hedef almanın tek bir nedeni olabilir. AKP iktidarı tüm vatandaşlara gözdağı vermek istiyor. Susun, konuşmayın, eleştirmeyin, tüm sıkıntılarınızı içinizde tutun demek istiyor. Bu tutuklama yanlıştır. Eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti olacaksa, bu keyfi tutuklamalara son verilmesi gereklidir. Hiç kimse kadınları bu şekilde korkutup, sindirebileceğini düşünmesin."

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun "Yargıda Cinsiyetçilik Raporu"na değinen Saraç, Türk Ceza Kanunu kapsamındaki çeşitli suçlarda bile kadınların cinsiyetçiliğe maruz kaldığını ve bu durumun dava süreçlerini olumsuz etkilediğini belirtti. Saraç, “Birçok davada, toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılığın farklı yüzlerini görüyoruz. Dilruba da bu riskle karşı karşıya. Kendisinin sadece kadın olduğu için cinsiyetçi yaklaşımlarla karşılaşmasına izin vermeyeceğiz. Bizler Dilruba’nın yanındayız ve davasının takipçisiyiz. Hukuksuzluklar giderilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.