13. Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem milletvekilliği seçimleri yaklaştıkça iktidar ve iktidarın nimetlerini paylaşan yakın çevresi; çeşitli anket şirketlerinin yaptığı araştırmalara yansıyan oy kaybını ve Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki yaşanan depremdeki beceriksizliğinin üzerini örtmek için akla ziyan çareler aramakta. Bunların en başında gelen ise terör örgütü Hizbullah'ın siyasi kanadı olduğu bilinen Hür Dava Partisi'nin (Hüdapar) Cumhur İttifakı içerisine alınması.

Hal böyle olunca iktidar, kendi tabanında bile inandırıcılığını yitirmeye başladı…

Bir taraftan 6’lı Masa’nın PKK uzantısı olmakla suçladığı HDP ile ittifak içerisinde olduğunu ileri sürerken diğer tarafta Hüdapar ile yan yana gelmesi Cumhur İttifakı içerisinde kırılmalara neden oldu. Bu çıkmazın içerisinden çıkmaya çalışan iktidar, troll ordusuyla birlikte yeni argümanlar arayışı içerisine girdi.

Ve çareyi seccadede buldu!

Her geçen gün iktidarın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uykularını kaçırmaya başlayan Millet İttifakı’nın 13. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında AKP trollerinin söyleyecek bir sözü, atacakları bir iftira olmayınca işi seccade kumpasında buldular. Onu da ellerine yüzlerine bulaştırdılar.

Trollerin, Kılıçdaroğlu karşısında düştükleri çaresizlikleri onları türlü türlü hile ve iftira icat etmeye sürüklüyor.

Peki, troller Kılıçdaroğlu karşısında neden çaresiz?

Çünkü Kılıçdaroğlu çalmıyor,

Çünkü Kılıçdaroğlu kul hakkından korkuyor,

Çünkü Kılıçdaroğlu içimizden biri,

Çünkü Kılıçdaroğlu adalet herkes için diyor.

Panikleyen iktidar aveneleri, çareyi seccade kumpasında bulmuşlar. Kurguya göre Kılıçdaroğlu milletin hassasiyeti olan seccadenin üzerine ayakkabısıyla basacak; iktidarın besleme trolleri ve medyası da bu fotoğraf üzerinden din istismarcılığı yapacaklardı. Olmadı…

Artık ne yapsalar millet yutmuyor…

Ayrıca, din insanlarının ve araştırmacıların seccadenin kutsal olduğuna dair bir söylevleri yok.

Kılıçdaroğlu’na kumpas fotoğrafına dikkatlice baktığınızda Kılıçdaroğlu'nun yerdeki halı desenlerine çok benzer bir seccade üzerinde olduğunu görürsünüz. Hem de tam ortasında.

Kumpas kurgusunu hazırlayanların pek de zorlanmadıkları aşikâr. Çünkü zemindeki desenler birbirine çok yakın. Bir iftar sonrası 13. Cumhurbaşkanı adayıyla anı fotoğrafı çektirmek isteyen onlarca kişiyle fotoğraf çektirdiği sıradaki telaşı ve kargaşayı bir gözünüzün önünden geçirin.

Aslında bu talihsiz olayı hazırlayan gözü gönlü çirkin insanlara o kumpas fırsatını verenlerse Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresinde bulunanlardır, diye insan düşünmeden edemiyor.

Bilerek ya da bilmeyerek bu kumpas olayına müdahil olmuşlardır. Çok daha dikkatli olabilirlerdi. Hele ki; mesleğim icabı söylüyorum, bir foto muhabiri bu olayı net bir şekilde görebilir. Görmemesi bir garip.

İktidarın, troll ordusu ve medyasıyla birlikte fotoğrafı istismar etmesi üzerine Kılıçdaroğlu şöyle bir açıklama yaptı: "Yerdeki seccadeyi görmedim. O kare üzerinden operasyon yapıyorlar. Açıkça söyleyeyim. Ben onların operasyonunu umursamam. Ben samimi olarak üzgünüm, bunu ifade edeyim. Ailem, eşim, çocuklarımız asla ve asla hiçbir kutsala saygısızlık etmez bunu da bilmenizi isterim. Bu benim hayat tarzıma, varoluşuma aykırı. Böyle iftiralardan, operasyonlardan siz samimi Müslümanlara sığınıyorum" dedi.

Olayın ardında ilahiyatçı yazarımız Cemil Kılıç, sosyal medya hesabından seccadeyle alakalı şöyle bir aydınlatma metni yayınladı: “Evde seccade üzerinde namaz kıldıktan sonra o seccade kaldırılır. Kaldırılmadıysa eğer o seccade değildir. Zira üzerine basılıp kirlenmesin diye bir sonraki namaza değin kaldırılması gerekir.” Sosyal medyada buna benzer onlarca paylaşımda bulunan din bilginleri, olayın istismar edilmesine tepki gösterdiler.

Komployu hazırlayanların unuttukları bir şey vardı: Bu milletin yüzde 99’unun Müslüman olduğu... Çünkü her namaz kılan Müslüman, böyle özel alanlarda namazdan sonra seccadenin hemen toplanıp temiz bir yere kaldırılacağını bilir… Şayet namazdan sonra seccadeyi katlayıp kaldırmıyorsa namazı önemsememiş sayılır. Ne yazık ki, bu kumpası hazırlayanlar, bu durumdan habersiz kalmış.