Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) açılan "konser harcaması" soruşturmaları hakkında açıklamalarda bulundu.
Özel'in açıklamalarının satır başları şöyle:
"Diyeceğimiz şudur. Biz bu gelişmeleri iktidarın yerel seçim kaybından sonra yeni anayasa tartışmasından İsrail bize saldıracak tartışmasından, Öcalan gelsin Meclis’te konuşsun tartışmalarından bağımsız görmüyoruz.
Yıllardır AKP’li belediyelerin ödemediği SGK ödemelerini bizden istiyorlar.
CHP’li belediyeleri itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar, bütün hesap kitap bunun üzerine! Bazı yerlerde haciz yapmaya başladılar, bazı yerlerde etkin mali tedbirlerle bunları aştı. Temel amaç CHP'li adaylara oy veren seçmeni cezalandırmak.
Bir kez daha seçilebilmek için, gerekirse bir kentin çöplerinin toplanmamasına, bir belediyenin çalışanlarının maaş alamadığı için kirasını ödeyememesini, çocukların karınlarını doyuramamasını, bir şehirde kanalizasyon hizmetlerinin aksamasını göze alıyorum diyorlar. "Yeter ki bu belediyelere iş yapamıyorlar, kötü yönetiyorlar ülkeyi de yönetemezler diyelim, benim ülkedeki kötü yönetimime rağmen bana oy versin" bu kadar ucuz, bu kadar basit bir hesapla karşı karşıyayız.
Bakanlıklara "Gidin CHP'li belediyelerde bir suç bulun, bulamıyorsanız da bir suç uydurun" talimatı verildiğini biliyoruz ve yaşıyoruz. Bizim belediyelerimiz hesap vermekten kaçan belediyeler değildir.
Tayyip Bey'in kendi belediyelerine CHP'li belediyelerini örnek gösterdiğini hatırlatırım.
Siz ne anlatıyorsunuz? Bütün Türkiye kent lokantalarını konuşuyor. 2 tane maske dağıtamadınız maskeleri CHP'li belediyeler dağıttı. Belediyelerimiz yaptığı dayanışma çağrısıyla vatandaşın esnaftaki borcu kapandı. Bunları yaşayan millete 'CHP belediyeciliği bilmez' diyorsunuz. Her şeyde sandığa sığınanlar, çıktık işte kantara kardeşim. Millet karar verdi. Sana yüzde 20'sini verdiler bize yüzde 65'ini yönetme yetkisi verdiler. Turizmde yüzde 90'ın üstünde belediyeler CHP'de.
Bunun devamında açıkça şunu söylemek lazım. Biz 25 yıl yönettikleri belediyelerde bir avuç azınlığa hizmet edenlerden aldık bu belediyeleri. Milletin parasını kendi çevresindeki derneklere, vakıflara aktaranlardan aldık.
Tayyip Beye soruyorum. Sen Ankara, İstanbul, Bursa Balıkesir Düzce, Niğde'nin de içinde bulunduğu 10 belediye başkanını istifa ettirdin. Etmezseniz gereğini biz yaparız dedin. Bir partinin genel başkanı bir belediye başkanını görevden alabilir ama partiden atamaz. Kim alabilir İçişleri Bakanı alabilir. Terör ve yolsuzluk varsa.
Gelmiş şimdi bana konser pahalıymış. Algı operasyonu yapıyor. Bakın, pahalıysa bu konserlerin hepsi pahalı. Hepsine yolla, aynı standartlarda denetle başımla beraber. Ama bu kadar haksızlıkla yapılan algı operasyonuna teslim olmayız.
Siz belediye başkanlarımızı öyle bir takım algı operasyonlarıyla itibarsızlaştırmaya çalışıyorsanız onların karnesi 31 Mart'ta 4 pekiyi aferin. Ankara'da da İstanbul'da da öyle. 17/25 Aralık oluyor, ayakkabı kutularında paralar çıkıyor, seçim oluyor seçimden sonra bunu sorana 'millete hesabını verdik' dediniz. 4 tane bakanı yollamadınız Yüce Divana. Sandık akladı bizi dediniz. Sandık aklama meselesi size olunca oluyor da CHP'li belediyeler, her türlü denetimin bin katını sandıkta verdiler, bembeyaz çıktılar.''