Yapay zeka ile insan zekasının karşılaştırıldığı bu araştırma, teknolojinin iş dünyasındaki yerini ve algısını yansıtıyor. İnsan zekasının daha fazla güvenilir bulunması, insanların hala yaratıcı düşünme, duygusal zeka ve karmaşık karar verme süreçlerinde önemli bir rol oynadığını gösteriyor.
Öte yandan, katılımcıların çoğunun yapay zeka tarafından işlerinden edilme korkusu taşımaması, teknolojinin bir tehditten ziyade bir araç olarak görülmeye başlandığını gösteriyor. Yapay zekanın iş süreçlerini optimize etme potansiyeli, pek çok sektörde önemli avantajlar sağlıyor.
2030'a kadar yapay zeka pazarının 1.9 trilyon euroya ulaşması ve küresel ekonomiye büyük katkı sağlaması, bu teknolojinin gelecekte daha da önem kazanacağına işaret ediyor. Bu bağlamda, bankacılık ve perakende gibi sektörlerin öne çıkması, bu alanlardaki yenilikçi çözümler ve veri analizi ihtiyaçlarının arttığını gösteriyor.
Sonuç olarak, insan zekasının ve yapay zekanın birlikte çalışabileceği sinerjik bir geleceğe doğru ilerlediğimiz söylenebilir. Bu durum, iş dünyasında yeni fırsatlar yaratacak ve hem insan hem de yapay zekanın güçlü yönlerini birleştirecektir.