“Bir Demet Tiyatro”, “7 Numara”, “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”, “Yalan Dünya” ve “Terzi” gibi birçok yapımda canlandırdığı karakterlerle geniş bir hayran kitlesine ulaşan Şimşek, oyunculuğa yönelmesinin arkasında çaresizliğin yattığını söyledi.

Son olarak TRT 1’in yeni dizisi “Kara Ağaç Destanı” ile ekranlara gelen Şimşek, TRT World Citizen tarafından düzenlenen "Humanitarian Film Festival" kapsamında Atatürk Kültür Merkezi’nde oyunculuk atölyesi düzenledi. Atölye öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Şimşek, “Çaresizlikten oyuncu oldum. Hayatım boyunca ‘bundan olmaz’ sözünü çok duydum. Kendimi sürekli ispat etmek zorunda kaldım,” dedi. Oyunculuğun doğuştan gelen bir yetenek gerektirdiğini ancak aynı zamanda her aşamasında öğrenilmesi gereken bir süreç olduğunu vurguladı.

"Oyunculuk Hayat Boyu Süren Bir Öğrenme Süreci"

Şimşek, oyunculuğun bir meslek değil, hayat boyu süren bir öğrenme süreci olduğunu belirterek, “Oyunculuk, ‘şimdi oldum’ denilebilecek bir şey değil. Ölene kadar devam eden bir süreç,” dedi. Kariyerinin başında çevresinin kendisinden müzisyen olmasını beklediğini anlatan Şimşek, düğünlerde şarkı söylediği dönemde, Ceyda Düvenci’nin babası İsmail Düvenci’nin yönlendirmesiyle konservatuvar sınavlarına hazırlandığını ifade etti.

Komedi türünde “Yalan Dünya” dizisindeki Selahattin karakteriyle çıkış yapan oyuncu, bu deneyimin kendisine çok şey kattığını dile getirerek, “Oyunculuğun her aşamasında öğrenilecek bir şey var,” dedi.

"Sıradan Olun Ama Alelade Olmayın"

Yıldız Kenter’in “sıradan olun ama alelade olmayın” sözünü hatırlatan Şimşek, her oyuncunun kendine has bir tadı ve yorumu olması gerektiğini belirtti. Oyunculuğu ise, “başka birinin durumuna yerleşmek ve onu yargısız bir şekilde anlamak” olarak tanımladı. Şimşek, projelerde türkü söylemenin kendisine keyif verdiğini ancak asıl işinin oyunculuk olduğunu belirterek, yeni dizisi “Kara Ağaç Destanı”nın iyi gittiğini sözlerine ekledi.