Kötüler hep birbirine mi benzer?

Baharın geldiğini nasıl hisseder insan? Peki, 20 yıldır bahar bize uğradı mı? 

2010 senesinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda ‘Dünya Nevruz Günü’ olarak ilan edilen bu şenlik 3 bin yıldan beri kutlanıyor. Fakat AKP’nin yarattığı Türkiye’de Nevruz kutlamanın karşılığı 224 gözaltı ve şiddet ise biz her gün ateşlerin üstünden atlıyoruz demektir. 

Eski Farsça’da ‘yeni gün, günışığı’ anlamına gelen Nevruz, Kürt ve İran mitolojisinde Demirci Kawa Efsanesi’ne dayandırılır. 

Efsaneye göre, daha yeryüzünde kimsenin olmadığı dönemde Zervan isimli Tanrı’nın iki oğlu olur. Biri ışık saçan anlamına gelen Hürmüz, diğeri ise kötülük ve kıtlık saçan anlamına gelen Ehriman’dır. 

Hürmüz, dünyaya Zerdüşt’ü gönderir ve Zerdüşt çocuklarını Hürmüz’ün himayesine verir. Ehriman bu sevginin içerisinde yer almaz ve dünyaya zulmetmeye başlar. Yıllar sonra Ehriman bu sevgisizliği Kral Dehak’a devreder ve İran halkını yıllar sürecek bir kötülük ile baş başa bırakır. 

Dehak halkına yaptığı bu zalimliklerin karşılığında tümöre yakalanır ve yıllarca acılar içinde kıvranmaya başlar. 

Tedavi olarak tek çare Dehak’ın yarasına genç insanların beyinlerinin sürülmesidir. Böylece İran coğrafyasında bir katliam başlar. 

Halk çaresiz ve güçsüz düşmüştür. 

Tam o sırada Dehak’ın askerleri Kawa adındaki demircinin son çocuğunu almaya gelir. Kawa ayaklanma başlatır. Mart ayının 20’sini 21’ine bağlayan gece

Dehak’a karşı direniş başlar. Dehak’ın saltanatı direnişçiler tarafından ele geçirilir. 

Yıllar süren kötülük ateşin etrafında kutlama yapan halk tarafından yok edilir.

Demem o ki, dünya üzerinde servetini yanında götüremeyen nice hanedanlıklar yıkılırken kendini ölümsüz sanan bir adamın koltuk sevdasında sallanıp duruyoruz yıllardır. 

Kötülerin birbirine benzediği bu alemde, insanoğlu bir ateşten atlamış çok mu?

Baharın müjdesi Nevruz kutlu olsun. (Newroz pîroz be!)