Ülkedeki öğrenci yurdu yetersizliğiyle birlikte barınma hakkı gasp edilen öğrenciler fahiş kira bedellerini karşılamayınca İstanbul Beyoğlu'nda bir emlak ofisinde emlakçılık yapan C.D. isimli kişi, emlakçı olmasını bahane ederek genç bir kadın öğrenciyi taciz etti. 
 
Ev gezdirdiği genç kadınının anlattığına göre “Ekonomik kriz malum, benimle birlikte olursan kira fiyatını düşürebilirim” diyerek hayat pahalılığını ve yoksulluğu fırsat bilen emlakçı, genç kadına "cinsel ilişki" teklif edip reddedildiği halde fiziksel olarak "basit cinsel saldırıda" bulundu ve dakikalarca kadının evden çıkmasına izin vermedi.

KADIN DAYANIŞMA KOMİTELERİ'YLE MÜCADELE BİRLİKTE MÜCADELE SONUÇ VERDİ
Kadın Dayanışma Komiteleri’yle iletişime geçen kadın, emlakçıdan şikayetçi olarak hukuki mücadele başlattı. 16 Aralık Cuma günü görülen ikinci duruşmanın sonunda emlakçı, "sarkıntılık" suçundan 4 yıl ceza aldı.  
 
Kadın Dayanışma Komiteleri "iş ararken, ev ararken, yurt ararken, kampüste ve sokakta gezerken kadınları karanlığa hapsetmeye çalışanların ve bu karanlığı yaratan düzenin karşısında dikilip mücadele etmeye devam edeceğini" bildirdi. 

'KADINLARI KARANLIĞA HAPSETMEYE ÇALIŞANLARIN KARŞISINDA DİKİLMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Duruşma günü Çağlayan Adliyesi önünde Kadın Dayanışma Komiteleri’nin yaptığı basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

Bugün kadınlar; sokakta, üniversitede, işyerinde özgürce yaşamaya çalışırken düzenin en gerici unsurları karşılarına dikiliyor. Artan hayat pahalılığı ve yoksulluk ile lüks hale gelen, en temel ihtiyaçlarımızdan biri olan barınma hakkımıza ulaşmaya çalışırken de birçok zorlukla karşı karşıya kalıyoruz.

Fahiş yurt ücretleri ve zamlar bizleri ya tarikat yurtlarına mahkum etmeye çalışıyor ya da çözümü emlakçıların inisiyatifine bırakıyor. 

Kadınların tüm yaşam alanları gericilikle el ele vermeyi kendine görev bilmiş bu düzen tarafından sarılmaya çalışılıyor. Kadına yönelik her türlü şiddeti ve sömürüyü tüm organlarıyla meşrulaştıran düzen, üzerine kurulduğu açgözlülük ve akılsızlıkla, 'barınamamak' şöyle dursun 'güvenli ve güvenceli
barınamamak' gibi bir sorunu her geçen gün büyütmektedir.

Bugün, eğitim hakkına ulaşmak için, üniversitesine ulaşmak için, okuduğu şehirde barınmaya çalışırken bir emlakçının tacizine uğrayan İdil için buradayız.

Biz çok iyi tanıyoruz: 6 yaşında bir kız çocuğunu tarikat müridiyle evlendirilip hayatını çalanları, bu istismarı meşrulaştıran lise müdürlerini, barınmaya çalışan bir kadın öğrenciyi taciz eden emlakçının cesaretini ve tüm bunları meşrulaştıran düzenin kendisi çok iyi tanıyoruz.

İş ararken, ev ararken, yurt ararken, kampüste ve sokakta gezerken kadınları karanlığına hapsetmeye çalışanların ve bu karanlığı yaratan düzenin karşısında Kadın Dayanışma Komiteleri olarak dikilmeye devam edeceğiz!

'CEZASIZ KALMAMASI ÖNEMLİ ANCAK YİNE DE İSTİNAFA BAŞVURACAĞIZ'
Duruşma sonrası avukat Nilda Baltalı da bir açıklama yaptı. Nilda Baltalı, "Mahkeme sarkıntılık suçundan 4 yıl ceza verdi ancak burada bizce 'basit cinsel saldırı' suçu işlenmiştir. Sanık da ifadeleriyle bunu desteklemiştir. Ayrıca hizmet ilişkisi nüfuzu kullanıldığından 'nitelikli' halden ceza verilmesi gereklidir. Cezasız kalmamış olmaması önemli fakat yine de istinafa başvuracağız" diye konuştu.