Hakkı boşver, Hak’kı da…
Bir memlekette elleri kelepçeli şekilde yerde sürüklenenleri yumruklayıp tekmeleyen polisler varsa orda ‘hak’ denen bişe yoktur… Çünkü böylesi polis oldurulmuşlar bilirdi ki; hakkını arayan yurttaş onun polisliğine son verdirir…
Şimdi, gitsen bir savcıya da desen ki; “Aracımı yanlış yere park ederek girişi engellediğim için nazik bir not ile uyarıldım ama kağıt parçasını cam ile silecek arasına sıkıştırarak malıma zarar verenden şikayetçiyim…” Ya adam seni tekme tokat dışarı atsa yeridir. Ama… Aracını elin girişini tıkayacak şekilde park eden bi savcı olursa ve notu da sen bırakırsan ilahlara hakaret etmiş gibi önce ifade ve gözaltı için karakolu, sonra da savcılığı boylarsın. Böyle bir durumda savcılık görevini suiistimal ederek kendi alicenap çıkarı için kullanan savcıya da görevden el çektirilmesini beklersin değil mi;
Hak götüre…
‘Özgür birey güçlü toplum’ denerek bir İnsan Hakları Eylem Planı hazırlandı. Amaçları arasında ‘Kişi Özgürlüğü ve Güvenliğinin Güçlendirilmesi’, ‘Hukuki Öngörülebilirlik ve Şeffaflık’ gibi maddeler de var. Al sana; girişte iki örnek verdik. İnsanlık onurunu tekme tokat yerde sürükleyenler ve görevini suiistimal etmekten geri durmayarak yine insanlık onurunu hazrola geçirenler… Başta Türkiye’nin de taraf olduğu İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve insanlık onurunu ayak altına almayan diğer bütün koruyucuları koruyup savunması gerekenler eğer böyle görüntü vermekten kaçınmıyorlarsa, İnsan Hakları Eylem Planı bi işe yaramaz. Çok da kalın olmayan bu kitabı cebinde taşıyanların, ‘eylem planlamaktan’ polisçe gözaltına alınıp savcının karşısına çıkartılmayacağının garantisi var mı… ‘Hakkım’ diyeceksin yumruk yiyeceksin, ‘plan’ diyeceksin içeriyi boylayacaksın. Olur mu; olur bakarsın…
Bir memlekette polis ve savcı kendisini insanüstü bir varlık olarak gördükçe orada hak, haksızlığa uğrayan için de Hak yoktur. Her an karşına çıkabilecek olan polisten, her an karşısına çıkartılabileceğin savcıdan korkacaksın. Öyle istiyorlar ve yine de bir İnsan Hakları Eylem Planını devreye sokmaya çalışıyorlar. Cumhurbaşkanı bizzat açıkladı eylem planını. Hani aynı Cumhurbaşkanı birçok konuşmasında “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diyordu ya;
Gülme sakın; hakaret sayarlar!..