Gazeteciler, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı “tasarruf genelgesi”nde kamu kurum ve kuruluşlarına gazete alınmaması ve zorunlu ilanlar dışında ilan yayımlanmaması yönündeki kararın ardından Türkiye'nin dört bir yanında sokağa çıkma kararı aldı.
Erdoğan'ın imzaladığı genelgeye göre, kamu kurum ve kuruluşlarına gazete alınmaması, zorunlu ilanlar dışında ilan yayımlatılmaması yönünde kararlar verildi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Erdoğan'ın imzaladığı “tasarruf genelgesi”ne karşı İstanbul Şişli'deki TGS Akademi ofisinde “Haberden tasarruf olmaz: Yerel basını öldürmeyin” sloganıyla basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına TGS İstanbul Şube Başkanı Ayşe Banu Tuna, Şube Başkan Yardımcısı Doğan Ergün, Şube Sekreteri Çağrı Sarı ve Yönetim Kurulu Üyesi Nadir Temeloğlu da katıldı.
Basın toplantısında okunan açıklamada "Haberden, bilgiden tasarruf olur mu?" denilirken, "Gerçeğe, doğru bilgiye daha fazla ihtiyaç duyulan bu günlerde alınan bu karar tüm toplumun zararınadır. Öte yandan bu karar, pandemi, ekonomik kriz ve dijitalleşme ile zaten büyük zorluklar yaşayan yazılı medyaya ölümcül bir darbe vuracaktır" ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan TGS İstanbul Şube Başkanı Ayşe Banu Tuna, gazetecilerin sorusuna "Yazlık sarayların tartışıldığı bu dönemde 'kamu kuruluşlarının aldığı 6 gazeteden tasarruf ediyoruz' demek yerel gazetelere ve basını hedef almaktır" şeklinde yanıt verdi.
Gazeteciler ayrıca “tasarruf genelgesi”ne karşı Adana Sanatçılar Parkı, İzmir Hasan Tahsin Anıtı, Mersin Uğur Mumcu Anıtı, Eskişehir Adalar Migros ve Ankara'da TBMM önünde bir araya geldi.
'HABERDEN TASARRUF OLMAZ'
Gazetecilerin ortak açıklamasının tamamı şu şekilde:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile yayınlanan “tasarruf genelgesi” ile kamu kurum ve kuruluşlarına gazete alınmaması, zorunlu ilânlar dışında ilân yayımlatılmaması yönünde talimat verildi.
Tasarruf tedbiri adı altında alınan bu karar işçisiyle işvereniyle tüm basın camiasını derinden üzmüştür. Tasarruf edilecek alan burası mıdır? Haberden, bilgiden tasarruf olur mu? Gerçeğe, doğru bilgiye daha fazla ihtiyaç duyulan bu günlerde alınan bu karar tüm toplumun zararınadır. Öte yandan bu karar, pandemi, ekonomik kriz ve dijitalleşme ile zaten büyük zorluklar yaşayan yazılı medyaya ölümcül bir darbe vuracaktır.
Kamu kuruluşlarının abonelikleri ve ilânlardan başka bir geliri olmayan yerel gazetelere uygulanacak bu ambargo onların tek tek kapanmasına, yerel basında çalışan binlerce meslektaşımızın işsiz kalmasına neden olacaktır. Yerel gazeteler devletten destek beklerken bu genelge ile nefes alamaz hâle gelecektir.
Gazeteler bir kamu faaliyeti yürütmektedir. Haber hepimize ekmek ve su gibi lazımdır. Halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkının tesis edilmesi demokrasilerin gereğidir. Gazetecilerin işlevini yerine getirebilecekleri koşulların yaratılması hükümet edenlerin görevidir. Toplumun kültürel gelişimi ve doğru bilgiye ulaşması için çalışan gazetelerin bir tasarruf aracı olarak görülmesi doğru değildir. Kamu kuruluşlarına gazete aldırmayarak yapılacak tasarruf devede kulak bile kalmayacaktır. Eğer tasarruf ile ekonomik sorunların çözüleceği düşünülüyorsa tasarruf yapılacak kalemlerin yeniden belirlenmesine ihtiyaç vardır.
Türkiye Gazeteciler Sendikası olarak bu genelgenin iptalini istiyoruz.
Başta yerel gazeteler olmak üzere medya kuruluşlarına daha fazla destek verilmesinin ülke demokrasisine katkı sunacağına inanıyoruz.