Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında oynanan ve maç sonu taraftarların sahaya daldığı maç sonrası tartışmalar devam ediyor.
Trabzonspor Kulübü'nün düzenlediği basın toplantısına katılan AKP Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Metin Genç'in, Beşiktaş ile Fenerbahçe'nin 2010-11 Süper Kupa maçını oynama planına tepki göstermesi tartışmaların daha da alevlenmesine yol açtı.
Cumhuriyet yazarı Emre Kongar, konuyu bugünkü köşesine taşıyarak çarpıcı bir iddiada bulundu ve “Bir İstanbul takımı olan Fenerbahçe kulübü taraftarları, Trabzon kökenli Ekrem İmamoğlu’na karşı kışkırtılmak için bir kumpas mı kuruluyor” diye sordu.
Kongar yazısında şu değerlendirmelerde bulundu:
Son FenerbahçeTrabzonspor maçındaki olaylar ve bu olaylar sırasında yeterli olmayan güvenlik önlemleri, TELE1’deki “18 Dakika” programında Merdan Yanardağ’ın da belirttiği gibi, futbolu aşan, İstanbul’da Trabzon kökenli bir Belediye Başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun adaylığına kadar uzanan bir komplonun kokusunu akıllara getirmiştir:
Akıllarda beliren kuşku, olay sırasındaki yetersiz güvenlik önlemlerinden sonra, sorumlu kişilerin yaptıkları garip açıklamalarla daha da güçlenmiş, insanların zihinlerinde, “Bir İstanbul takımı olan Fenerbahçe kulübü taraftarları, Trabzon kökenli Ekrem İmamoğlu’na karşı kışkırtılmak için bir kumpas mı kuruluyor” sorusunun belirmesine yol açmıştır.
***
Bu tür kuşkuların doğmasına yol açan garip bir açıklama, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum tarafından yapılmıştır:
“Hiç kimse kendi özerk alanında ‘tek iktidarım’ diye düşünmesin, Devlet her özerk alanı takip eder.
Herkes bunun farkına varsın.
Konu hangi mecra olursa olsun, ister siyaset, ister ekonomi, ister hukuk, ister futbol fark etmez.
Devlet, Türkiye’ye bilerek ya da bilmeyerek yahut örtülü ya da açık Türkiye düşmanlığı üzerinden iş ve işlem içinde olanlara her zemini kaos üretmek için kullananlara karşı her türlü tedbiri alır.
Bu gece futbolda yaşananlar sadece kendi mecrasında kalmaz. Sorumlular gereken değerlendirmeyi yapmak zorundalar.
Hiç kimse hiçbir alanda ve hiçbir mecrada Bağımsız ve Güçlü Türkiye’yi test etmeye kalkışmasın.”
***
Bu garip açıklama ile birlikte, Cumhurbaşkanının dördüncü kez aday olmasını savunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da saha ortasında saldırıya uğrayanlar sanki Fenerbahçeli futbolcular değilmiş gibi, futbolcuları da zan altında bırakan bir biçimde, şunları söyledi:
“Görüntüler izlenir. Bu görüntüleri değerlendirecek olan Cumhuriyet Savcılığı.
Meşru savunmanın da ötesine geçip karşı tarafa zarar verecek kendini savunmanın ötesine giden bir durum söz konusu mu?
Bir saldırı var mı?
Taraftar da olsa futbolcu da olsa her iki taraf için de bir suç işlenmişse soruşturulur.”
Fenerbahçe’nin başarılı ve sevilen Başkanı Ali Koç’un ağır başlı ama kararlı bir biçimde tavır koymasından sonra, Tunç yeni bir açıklama ile sözlerine açıklık getirdi:
“Şu anda futbolcularla ilgili herhangi bir soruşturma söz konusu değil.
Burada sahaya giren taraftarların, futbolculara saldıran 38 kişinin ismi tespit edildi.
Bunlarla ilgili adli süreç devam ediyor.
Futbolcularla alakalı herhangi bir soruşturma söz konusu değil.
Bazı sosyal medya hesaplarında futbolculara yönelik de soruşturma yapılacakmış gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmış. Kesinlikle böyle bir durum söz konusu değil.”
***
Sevgili okurlarım, ben sadece Trabzon’daki yurttaşlarımıza değil, İstanbul’da yaşayan Trabzonluların da sağduyularına ve akıllarına güveniyorum.