Sözcü'de yer alan bilgilere göre, yeni yılda memur ve memur emeklilerine yüzde 12-13 civarında, işçi, esnaf ve çiftçi emeklilerine ise yüzde 16-17 arasında maaş artışı yapılması bekleniyor. 12 bin 500 TL gibi düşük seviyelerde seyreden emekli maaşlarına yapılacak zam oranının bin 500 ila 2 bin TL arasında kalacağı belirtiliyor.
Gerçek Enflasyon Nerede?
TÜİK'in açıkladığı resmi enflasyon oranı dahi yüzde 14.57 olarak hesaplanmışken, emeklilere yapılacak zam oranlarının bu seviyenin altında tutulması ekonomik bir skandal niteliği taşıyor. Gerçek enflasyonun halkın hissettiği seviyelerde, yani çok daha yüksek olduğu gerçeği göz ardı ediliyor. Markette, pazarda her geçen gün artan fiyatlar karşısında bu zam oranları emekliler için sadece bir avuntu olacak.
Memur Emeklisine Yüzde 12-13 Zam
Memur ve memur emeklilerinin maaş artışı, toplu sözleşme ve enflasyon farkı üzerinden belirleniyor. Ancak aralık enflasyonu yüzde 2-3 aralığında kalsa bile toplamda yapılacak zam oranı yüzde 12-13'ü geçmeyecek. Bu durum, en düşük memur emeklisinin maaşını 19 bin 900 TL civarına çıkaracak. Ancak bu rakam, her gün daha da artan kira, fatura ve temel gıda harcamaları düşünüldüğünde bir anlam ifade etmiyor.
İşçi Emeklisine Yüzde 16-17 Zam
İşçi, esnaf ve çiftçi emeklilerinin maaş artışı ise 6 aylık enflasyon oranına endeksli. Ancak yüzde 16-17 aralığında yapılması beklenen zam, 13 bin TL maaş alan bir işçi emeklisinin maaşını yalnızca 15 bin TL civarına çıkaracak. 12 bin 500 TL olan en düşük emekli maaşı ise yapılacak 1.500-2.000 TL zamla, açlık sınırının hemen üzerinde kalmaya devam edecek.
Açlık ve Yoksulluk Sınırı Görmezden Geliniyor
Türk-İş verilerine göre, açlık sınırı 13 bin TL’yi, yoksulluk sınırı ise 42 bin TL’yi aşmış durumda. Ancak yapılan maaş düzenlemeleri bu gerçeği yok sayıyor. En düşük emekli maaşı bile açlık sınırına ancak yaklaşabiliyor. Bu durumda emekliler için temel ihtiyaçlarını karşılamak bir yana, hayatlarını sürdürmeleri dahi neredeyse imkânsız hale geliyor.
Çözüm Nerede?
Emeklinin alım gücü sürekli azalırken, hükümetin maaş artışları konusunda bu denli tutucu bir politika izlemesi, ekonomik adaletin sağlanmasından ne kadar uzaklaşıldığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Emeklilere yapılan bu yetersiz zamlar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal bir sorun olarak da dikkat çekiyor.