Bu film, özellikle hukuk, adalet ve insan psikolojisi üzerine derinlemesine düşündüren bir hikayeyi anlatır.
Hikaye, bir suçlu olan bir genç adamın cinayet suçlamasıyla yargılandığı mahkeme salonunda geçer. Jüri üyeleri arasında bulunan on iki erkek, mahkemede genç adamın suçlu olup olmadığına karar vermekle görevlidir. İlk bakışta olayın açık ve kesin olduğunu düşünen jüri üyeleri, hızlı bir şekilde suçlu bulma eğilimindedir. Ancak, bir jüri üyesi (Henry Fonda tarafından canlandırılan karakter) şüpheler taşır ve bu şüpheleri diğer jüri üyelerine sunar.
Hikaye, jüri üyelerinin mahkeme salonunda olayı yeniden gözden geçirirken, şüpheleri ve kanıtları tartışırken, her bir jüri üyesinin karakterini ve düşünce yapısını derinlemesine inceler. Bu süreç, jüri üyelerinin içsel çatışmalarını, önyargılarını ve kişisel deneyimlerini deşifre eder. Film, adalet, insan psikolojisi ve demokratik süreçlerin karmaşıklığını sorgularken, toplumsal eleştirilerde bulunur.
"12 Kızgın Adam," hem hukuk sistemi hem de insan doğası üzerine önemli sorular soran, gerilim ve dram unsurlarını içeren bir sinema klasiği olarak kabul edilir. Film, izleyiciyi düşünmeye ve tartışmaya yönlendiren güçlü bir mesaj taşır ve jüri odasındaki karakterlerin karmaşıklığı ile dikkat çeker. Adaletin nasıl sağlandığı ve insanların ön yargılarını nasıl aşabileceği gibi evrensel temalara odaklanır.